[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2016, Cilt 30, Sayı 3, Sayfa(lar) 135-137
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
Median Arkuat Ligaman Bası Sendromu: Olgu Sunumu
Latif ÜSTÜNEL1, İbrahim Murat ÖZGÜLER2, Mustafa GİRGİN3
1Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniği, Elazığ, TÜRKİYE
2Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı, Elazığ, TÜRKİYE
3Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Median arkuat ligaman bası, Çölyak, vasküler hasar

Çölyak arter kompresyon sendromu ilk olarak 1965 yılında tanımlanmıştır. Dumbar cerrahi olarak tedavi edilmiş ilk seriyi sunmuştur. Bu sendromla ilgili farklı hipotezler geliştirilmiş olup; bunların ilki çölyak arterin anormal bir şekilde proksimalden çıkması, diğeride anatomik olarak normal olan median arkuat ligaman tarafından basıya uğruyor olmasıdır. Vücut kitle indeksi 1,63 olan son bir yılda 6 kilo kaybı görülen postprandial abdominal ağrı şikayetleri ile bulantı ve kusma atakları olan 36 yaşında kadın hasta sunuldu. Bu bulgular nedeniyle BT angiografi uygulandı. BT sonuçları Dunbar’s sendromu tanısını doğrular nitelikteydi. Laparoskopik MAL divizyonu Genel Cerrahi kliniği tarafından bu hastaya uygulandı. Ameliyat kardiyovasküler cerrahi uzmanı ile birlikte gerçekleştirildi. Hasta postoperatif 8. saatte extübe edildi ve oral beslenme başlandı. Herhangi bir klinik komplikasyon görülmemesi üzerine postoperatif 3. günde taburcu edildi. Postoperatif 9. günkü takibinde kontrol BT anjiyografi uygulandı. Postoperatif ve preoperatif BT anjiografi sonuçları çölyak trunk ve dallarında anlamlı kalibrasyon artışı olduğunu gösterdi. Multislice BT anjiografi MAL sendromu için 3 boyutlu görüntüleme imkanı sunduğundan tanısında uygulanmalıdır. Tanı sonrası en iyi sonuçlar ve postoperatif iyileşme laparoskopik cerrahi için tecrübesi olan kliniklerde çölyak arter etrafındaki dokunun ve MAL’ın kesilmesi ile sağlanabilmektedir. Operasyonda kardiyovasküler cerrahın bulunmasının olası vasküler yaralanmalara müdahalede faydalı olacağı kanaatindeyiz.

[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]