Prematüre doğum, ciddi zihinsel ve motor sorunun olmadığı durumlarda bile, okul çağındaki çocuklarda duyusal bütünleşmede yetmezlik ve düşük akademik performans için riski artırmaktadır
6,10,11. Bununla birlikte okul açısında sorunlu bir grup olabileceği tanımlanan geç-prematürelerin
15,16, görsel-motor bütünleşme durumları yeterince açık değildir. Olgu-kontrol düzeni içinde gerçekleştirilen mevcut çalışmada; ortalama gebelik yaşı 34 hafta ve ortalama doğum ağırlığı 2500 gramdan fazla olan geç-prematüre çocukların 7 yaş civarındaki görsel-motor bütünleşme seviyeleri, Ayres
13’in desen kopyalama testiyle incelendi. Kontrol olgularla karşılaştırıldığında; geç-prematürelerin desen kopyalama testinde önemli ölçüde düşük performans gösterdikleri bulundu. Bu sonuç, çalışmanın hipotezini desteklemektedir. Desen kopyalama; görsel algılama-ince motor beceri-praksi/motor planlama eylemleriyle ortaya konmakta ve bir görsel-motor bütünleşme performansı olarak kabul edilmektedir.
Geç-prematürelerde okul öncesi dönemde gerçekleştirilmiş olan bir çalışmanın raporunda; kaba motor fonksiyonlar açısından önemli bir riskin olmadığı ama ince motor problemlerde artışın olduğu belirtilmiştir 17. Bu durumun ve mevcut çalışma ile ortaya konan görsel-motor bütünleşme sonucunun aksine Cserjesi ve ark. 2 çalışmalarında; desen kopyalama performansı açısından 7 yaşındaki geç-prematüreler ile miadında doğmuş olan çocuklar arasında farkın olmadığını bildirmişlerdir.
Önceki bir olgu-kontrol çalışmasında; doğumdaki gebelik yaşı 28 hafta ve ağırlığı 1000 gramdan az, zihinsel sorunu olmayan 8 yaşındaki 50 prematüre çocuk değerlendirilmiştir. Sonuçta prematürelerin praksi ve görsel algılama testinden, düşük puanlar aldıkları gösterilmiştir. Ayrıca düşük motor koordinasyon gösteren prematürelerde desen kopya etme performansının yani görsel-motor bütünleşmenin azaldığı belirlenmiştir 18. Benzer bir diğer çalışmada; doğumdaki gebelik yaşı 34 haftadan ve doğum ağırlığı 1250 gramdan küçük 6-7 yaş aralığındaki ilköğretim I. sınıf öğrencisi 48 çocuğun el yazılarındaki okunabilirlik durumunun; görsel algılama ve el-göz koordinasyonuyla ilişkili olduğu bulunmuştur 19. Bu bulgular, mevcut çalışmanın sonucuyla uyumludur. Sonuçların tümü birlikte ele alındığında; doğum ağırlığı normal sınırlarda olsun ya da olmasın geç- ve erken-prematüre doğumlu çocukların okul çağında görsel-motor bütünleşme sorunu için riskli oldukları söylenebilir. Bu sorunun gerçek yapısını anlamak için; geç prematüreleri ele alan ve görsel-motor bütünleşmenin diğer fonksiyonel alanlarla olan ilişkilerinin incelendiği yeni ve kapsamlı araştırmalara ihtiyaç vardır.
Mevcut çalışmada yapılan korelasyon analizi; prematüre grubun görsel-motor bütünleşme sonucu ile anne eğitimi ve annenin çalışıyor olma durumu arasında anlamlı ve pozitif yönde ilişkilerin olduğunu gösterdi. Eğitim seviyesi yüksek olan anneler arasında çalışma oranının yüksek olması beklenen bir durumdur. Sonuçlara bakıldığında anne eğitiminin; çalışanlarda 10 yıl ve çalışmayanlarda 7 yıl olduğu görüldü. Annenin çalışması, çocuğuyla daha az zaman geçirmesine neden olabilir. Ancak mevcut çalışmanın sonuçları duyu-motor gelişimde; çocukla annenin birlikte geçirdiği zamanın miktarından çok geçirilen zamanın kalitesinin önemli olabileceğini düşündürdü.
Literatürde görsel-motor bütünleşme performans ile erkek cinsiyetinde ve düşük gebelik yaşında olma durumları arasında orta derecede negatif ilişkilerin olduğunu ama doğum ağırlığı ve kronolojik yaşla ilişkinin olmadığı rapor edilmiştir 2,9. Doğumdaki gebelik yaşları 28-35 hafta arasında olan çocuklara 8 yaşında uygulana görsel algılama ve elle işaretleme görevinde, gebelik yaşında olan artışla birlikte görsel-motor bütünleşmenin artabileceği belirlenmiştir 20. Bunun aksine geç-prematürelerde okul çağında gerçekleştirilen bir desen kopyalama çalışmasında, görsel-motor becerilerin gebelik yaşından etkilenmediği bildirilmiştir 2. Mevcut çalışmada ise; geç-prematürelerin görsel-motor bütünleşme performansı ile cinsiyet, doğum ağırlığı, gebelik/kronolojik yaş ve baba eğitimi arasında ilişkinin olmadığı belirlendi.
Mevcut çalışmanın sonuçları genel olarak; geç-prematürelerin görsel-motor bütünleşme becerilerinin gelişimde, ev ortamı ve okulda verilen eğitimin önemini işaret ediyordu. Bu sonuçlarda; prematüre grupta belirlenen düşük görsel-motor bütünleşme bulgusunun sadece I. sınıf ilköğretim öğrencilerinde olduğu ama II. sınıflarda kaybolduğu ortaya kondu. İlaveten anne eğitiminin; geç-prematürelerde görsel-motor bütünleşme sonucunun tahmininde, önemli bir parametre olduğu bulgusuna ulaşıldı. Önceki çalışmalarda da anne eğitiminin, prematüre bebeğin gelişimde önemli bir faktör olduğu bildirilmiştir 14. Okul öncesi ve okul çağı çocukların yaşam kalitesi ve gelişim seviyelerinde erken-prematüre doğumun etkileri için yapılan bir litaratür incelemesinde; intraventriküler kanamanın yanı sıra düşük anne eğitiminin de önemli bir risk faktörü olabileceği tanımlanmıştır 5.
Limitasyonlar; mevcut çalışmada doğumların hastanede ancak farklı şehir/merkezlerde gerçekleşmiş olması nedeniyle perinatal komplikasyonların belirtildiği ve incelendiği tıbbi kayıtlara ulaşmanın mümkün olmaması, çocukların okul öncesi eğitim alıp almadıklarının ve okulda öğrenme zorluğu yaşayıp yaşamadıklarının sorgulanmamış olması olarak sıralanabilir.
Sonuçta mevcut bulgulara göre; erken-prematürelerde olduğu gibi geç-prematürelerin de okul çağında görsel-motor bütünleşme yetmezliği gösterebilecekleri, bu nedenle hem okul öncesi hem de okul eğitimlerinde görsel-motor bütünleşmeyi artıran girişimlerin önemli olduğu ve bu girişimlerde özellikle annenin aktif rol almasının yararlı olabileceği söylenebilir.