[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Veteriner Dergisi
2012, Cilt 26, Sayı 3, Sayfa(lar) 157-164
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Sıcaklık Stresine Maruz Bırakılan Bıldırcınlarda Rasyona İlave Edilen Tarçın Yağının (Cinnamomum Zeylanicum L.) Performans ve Karkas Özellikleri Üzerine Etkisi
Fadime TONBAK1, Mehmet ÇİFTÇİ2
1Veteriner Kontrol Enstitüsü, Elazığ, TÜRKİYE
2Fırat Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı, Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Bıldırcın, sıcaklık stresi, tarçın yağı, performans, karkas özellikleri
Özet
Bu araştırma, sıcaklık stresine maruz bırakılan bıldırcınların (Coturnix coturnix Japonica) karma yemlerine farklı dozlarda ilave edilen tarçın yağının (Cinnamomum zeylanicum L.) performans ve karkas özellikleri üzerine etkilerini belirlemek üzere yürütülmüştür. Bıldırcınlar (n=180; 15 günlük yaş), iki farklı çevre sıcaklığı (termo-nötral ve sıcaklık stresi) ve üç farklı tarçın yağı dozu (0, 250 ve 500 mg/kg) olmak üzere 2x3 faktöriyel çalışma düzenine göre 6 gruba ayrılmıştır. Tüm gruplar başlangıç canlı ağırlıkları ve cinsiyet bakımından dengelenmiştir.

Canlı ağırlık (P<0.01), canlı ağırlık artışı (P<0.05) ve yem tüketimi (P<0.05) üzerine sıcaklık stresinin etkisi önemli bulunurken, tarçın yağının etkisi önemsiz olarak tespit edilmiştir (P>0.05). Yemden yararlanma oranı üzerine hem sıcaklık stresinin hem de tarçın yağının etkileri önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Sıcaklık stresinin karaciğer oranı hariç diğer karkas parametreleri [sıcak karkas oranı (P<0.05), soğuk karkas oranı (P<0.05), dalak oranı (P<0.001) ve kalp oranı (P<0.01)] üzerine olan etkisi istatistiksel olarak önemli bulunurken, tarçın yağının bu parametreler üzerine herhangi bir etkisi olmamıştır (P>0.05).

Sonuç olarak; temel yeme ilave edilen tarçın yağının performans ve karkas özellikleri üzerine olan etkileri istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Kanatlı yetiştiriciliğinde verimliliği düşüren önemli çevresel faktörlerden birisi sıcaklık stresidir. Bilindiği gibi çevre sıcaklığının devamlı değişimine karşın, tüm sıcakkanlı hayvanlar yaşamlarını devam ettirebilmek için vücut sıcaklıklarını sabit tutmak zorundadırlar1. Kanatlı hayvanlar homeotermik hayvanlar sınıfında yer almakta olup değişik çevre sıcaklığı altında vücut sıcaklıklarını sabit tutarlar. Tavuklarda vücut sıcaklığı, 40.6–41.0 ºC arasında değişmektedir. Kanatlılar için kabul edilen termo-nötral çevre sıcaklığı 14-25 ºC arasındadır. Yani, hayvan kendini bu sıcaklıklar arasında rahat hissetmektedir. Çevre sıcaklığı termal nötral bölge değerlerinin üst sınırını aştığında canlılarda vücut sıcaklığı ve vücuttan atılan ısı arasındaki dengenin bozulmasıyla ortaya çıkan duruma “sıcaklık stresi” adı verilmektedir2. Nitekim 25 ºC’nin üzerindeki sıcaklıklarda kanatlılarda ter bezleri olmadığından, vücutlarının %95’i tüylerle kaplı olduğundan ve derileri geniş oranda yağ tabakası içerdiğinden vücut sıcaklığı düşürülememektedir3. Kanatlıların bu durumda, vücutlarında oluşan ısıyı çevreye dağıtmalarındaki zorluklara bağlı olarak, yem tüketimi, canlı ağırlık kazancı, yumurta verimi ve kabuk kalitesinin düştüğü3,4, kan asit baz dengesi ile besin maddelerinin sindirilme derecelerinde azalma görüldüğü bildirilmektedir5,6.

    Sıcaklık stresinin kanatlılar üzerindeki olumsuz etkilerini önlemek amacıyla hayvanların rasyonlarına ve içme sularına vitamin ve mineral maddelerin dışında çeşitli kimyasal maddeler, ilaçlar, antibiyotikler ve özellikle son yıllarda artan ölçüde bitki ekstrakları katılmaktadır. Tarçın yağı, metil-n-amil keton, furfural, l–α–pinen, l–fellandren, p-simen, benzaldehit, nonil aldehit, hidrosinnamik aldehit (fenilpropil aldehit), kuminaldehit, sinnamikaldehit (%65-70), l-linalol, linalil izobütirat, öjenol, karyofillen içermektedir7. Tarçın uçucu yağının ana bileşeni sinnamaldehittir. Sinnamaldehit’in (%99 saflıkta), iştah açıcı, hazmı kolaylaştırıcı, ishal kesici, mide tembelliğini giderici vücudun direncini artırıcı8, kolesterol düşürücü, anti-oksidan9,10, anti-ülser, analjezik11 ve anti-bakteriyel12 etkileri bulunmaktadır.

    Bu çalışmada, sıcaklık stresine maruz bırakılan bıldırcınların (Coturnix coturnix Japonica) karma yemlerine farklı dozlarda ilave edilen tarçın yağının performans ve karkas özellikleri üzerine etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Araştırmada, hayvan materyali olarak ticari bir firmadan sağlanan 180 adet karışık cinsiyette (erkek, dişi sayısı eşit) Japon bıldırcını (Coturnix coturnix Japonica) kullanılmıştır. Araştırma için Fırat Üniversitesi Hayvan Deneyleri Etik Kurulundan etik kurul izni alınmıştır. Araştırma, Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Kanatlı Hayvan Ünitesinde yürütülmüştür. Araştırmada NRC13 standartlarında belirtilen ihtiyaçları karşılayacak düzeyde mısır ve soya küspesine dayalı %23.87 ham protein, 2897 kcal/kg metabolik enerji içeren karma yem özel bir yem fabrikasına hazırlattırılmıştır. Karma yemin içeriği ve besin madde değerleri Tablo 1’de verilmiştir. Yem karmalarına büyümeyi teşvik edici herhangi bir katkı ilave edilmemiştir. Zeolite emdirilerek ön karışımlar oluşturulmuş tarçın yağı (Cinnamomum zeylanicum L.) ticari bir firmadan (Herba Gıda Ltd. Şti, İzmir) elde edilmiştir. Daha sonra bu ön karışımlar 100 kg yeme karıştırılmıştır. Karma yeme ilave edilen tarçın yağının üretici firma tarafından verilen gaz kromatografi analiz sonucu Tablo 2’de verilmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Temel rasyonun kompozisyonu ve bileşimi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Araştırmada kullanılan tarçın yağının (Cinnamomum zeylanicum L.) bileşimi

    Bıldırcınlar 15 günlük yaşa ulaştıklarında, iki farklı çevre sıcaklığı [Termo-nötral (TN) ve Sıcaklık Stresi (SS)] ve 3 farklı tarçın yağı dozu (0, 250 ve 500 mg/kg) olmak üzere 2x3 faktöriyel çalışma düzenine göre 6 gruba ayrılmıştır (Şekil 1). Her biri 10 hayvan olacak şekilde üçerli alt gruplar oluşturulmuştur. Tüm gruplar başlangıç canlı ağırlıkları ve cinsiyet bakımından dengelenmiştir. Çalışma ünitelerinde TN gruplar için sıcaklık 22±2 ºC, SS grupları günde 8 saat (9.00-17.00) olmak üzere 34±2 oC olacak şekilde düzenlenmiştir. Çalışma, hayvanlar 15 günlük yaşta iken başlamış ve 43 günlük yaşta sona ermiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Araştırma Grupları (TN: Termonötral, SS: Sıcaklık Stresi, Tarçın Düzeyi: 0, 250 ve 500 mg/kg yem)

    Hayvanların ortalama canlı ağırlıkları bireysel olarak 1 g hassasiyetindeki terazi yardımıyla haftalık olarak belirlenmiştir. Birbirini takip eden iki hafta arasındaki canlı ağırlık ölçümleri arasındaki farklar canlı ağırlık artışı verileri olarak kaydedilmiştir. Hayvanların yem tüketimleri, hayvanların tartıldıkları günlerde yemliklerdeki kalan yemlerin o süre içerisinde her gün tartılarak verilen toplam yem miktarından çıkartılarak bulunmuştur. Hayvan başına günlük ortalama yem tüketimleri, iki tartım arasında tüketilen yem miktarının, gün sayısı ile o gruba ait hayvan sayısına bölünmesiyle elde edilmiştir. Ortalama yem tüketimlerinin belirlenmesinde ölen hayvanlar dikkate alınmıştır. Hayvanların başlangıçtan itibaren iki tartım aralığında tükettikleri toplam yem miktarı, yine bu iki tartım aralığında belirlenen toplam canlı ağırlık artışına bölünerek haftalık yemden yararlanma oranları hesaplanmıştır. Karkas analizi için çalışmanın sonunda bir gün önce saat 24.00’den itibaren yemlikler kaldırılarak hayvanlar aç bırakılmıştır. Her grubu temsil eden üç tekerrürden ayrı ayrı grup ortalamasına yakın ağırlıktaki toplam 12 bıldırcın (6 dişi ve 6 erkek), tüm gruplar için 72 hayvan ayrılarak kesilmiştir. Hayvanların tüyleri yolunup, baş ve ayakları ayrıldıktan sonra iç organları (böbrek ve akciğerler hariç) çıkartılmıştır. Sıcak karkas ağırlıkları alınan bıldırcınlar +4 ºC’de 24 saat bekletilip soğuk karkas ağırlıkları saptanmıştır. Soğuk ve sıcak karkas, karaciğer, dalak ve kalp ağırlıkları kesim ağırlığına bölünerek yüzde randımanları hesaplanmıştır14.

    Çalışma yemlerinin ham besin madde içerikleri Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı Yem Analiz laboratuvarında yapılmıştır. Rasyonların ham besin madde (kuru madde, ham kül, ham protein ve ham yağ) bileşimleri AOAC15’de bildirilen analiz metotlarına göre, ham selüloz miktarı ise Crampton ve Maynard16’a göre belirlenmiştir.

    Çalışmada elde edilen veriler kullanılarak, sıcaklık stresi ve katkı maddesinin araştırılan parametreler üzerine etkisini belirlemek amacıyla Genel Linear Model (GLM) yapılmıştır. Grup karşılaştırmalarında Varyans analizi kullanılmıştır. Varyans analizinin takibinde grup ortalamalarının karşılaştırılmasında Duncan testinden yararlanılmıştır. Bu analizler için SPSS paket programı17 kullanılmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Araştırma gruplarının canlı ağırlık ortalamaları Tablo 3’de verilmiştir. Araştırmada, son iki tartımda [36. gün (P<0.05) ve 43. gün (P<0.01)] sıcaklık stresinin etkisi önemli bulunurken, tarçın yağının etkisi önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında canlı ağırlık üzerine herhangi bir interaksiyon elde edilmemiştir. Özellikle 29. gün tartımından itibaren strese maruz kalan gruplardaki canlı ağırlık değerlerinin TN gruplarındaki değerlerden daha düşük olduğu gözlemlenmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Araştırma gruplarının canlı ağırlık ortalamaları (g/hayvan) (n=30)

    Araştırmada, dönemlere göre canlı ağırlık artışları Tablo 4’de sunulmuştur. Tablo irdelendiğinde, 22-29. ve 15-43. günler arasındaki canlı ağırlık artışı üzerine sıcaklık stresinin etkisi önemli bulunmuştur (P<0.05). Kullanılan tarçın yağının etkisi ise istatistiksel olarak önemli olmamıştır (P>0.05). Sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında canlı ağırlık artışları üzerine herhangi bir etkileşim tespit edilememiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Araştırma gruplarında canlı ağırlık artışları (g/gün/hayvan) (n=30)

    Yem tüketimi değerleri irdelendiğinde (Tablo 5), 22-29. (P<0.05), 36-43. (P<0.01) ve 15-43. (P<0.05) günler arasındaki yem tüketimi üzerine sıcaklık stresinin etkisi istatistiksel olarak önemli olurken, tarçın yağının etkisi istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında yem tüketimi üzerine herhangi bir etkileşim elde edilmemiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Araştırma gruplarında yem tüketimi (g/gün/hayvan) (n=30)

    Yemden yararlanma oranı Tablo 6’da verilmiştir. Tablo incelendiğinde hem sıcaklık stresinin hem de tarçın yağının yemden yararlanma oranı üzerine etkileri istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında yemden yararlanma oranı üzerine herhangi bir etkileşim tespit edilememiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 6: Araştırma gruplarının yemden yararlanma oranları (gYT/gCAA) (n=30)

    Karkas özellikleri incelendiğinde (Tablo 7), karaciğer hariç diğer parametreler [sıcak karkas oranı (P<0.05), soğuk karkas oranı (P<0.05), dalak oranı (P<0.001) ve kalp oranı (P<0.01)] üzerine sıcaklık stresinin etkisi istatistiksel olarak önemli olurken, tarçın yağının etkisi önemsiz bulunmuştur (P>0.05). Sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında karkas özellikleri üzerine herhangi bir interaksiyon elde edilmemiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 7: Araştırma gruplarında karkas özellikleri (n=12)

    Çalışma sonunda ölüm oranı ve yaşama gücü bakımından (Tablo 8) gruplar arasında istatistiksel olarak bir farklılık tespit edilememiştir (P>0.05).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 8: Araştırma gruplarında ölüm oranı ve yaşama gücü değerleri

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Çalışmada, 36. ve 43. gün canlık ağırlık değerleri incelendiğinde (Tablo 3) stresin etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Özellikle 29. gün tartımından itibaren strese maruz kalan gruplardaki canlı ağırlık değerlerinin TN gruplarındaki değerlerden daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Yapılan çeşitli araştırmalarda18,19 yüksek çevre sıcaklığının canlı ağırlık artışını azalttığı bildirilmiştir. Bu durum daha ziyade çevre sıcaklığının artması sonucu hayvanların yem tüketimlerinde görülen azalmalar ile ilişkilendirilebilir. Yem tüketim tablosu incelendiğinde (Tablo 5), strese bağlı olarak yem tüketiminin düştüğü görülmektedir. Yem tüketiminde görülen bu azalma da doğal olarak hayvanın canlı ağırlığına yansımaktadır.

    Her ne kadar istatistiksel olarak anlamlı olmasa da katılan tarçın yağı hem SS grupları hem de TN grupları arasında canlı ağırlık artışına katkı sağlamıştır. Bu durum tarçının yapısında bulunan sinnamaldehit’in sindirim üzerine olan pozitif etkisinin bir sonucu olabilir. Nitekim Hernandez ve ark.20 etlik piliç rasyonlarına kekik, tarçın ve biber ekstraktı ilave ederek yaptıkları çalışmada besin maddelerinin hem tüm sindirim kanalında hem de ileum da sindirilebilirliklerinin arttığını tespit etmişlerdir. Wenk21, bitkisel ekstraktların hayvanlarda temel olarak etkili olduğu bölgenin hayvanın sindirim sistemi olduğunu ve bu etkiyi ya sindirim sistemindeki patojen mikroflorayı yok ederek, ya da besin maddelerinin daha iyi bir şekilde sindirilmesi ve emilmesine yol açan mikrobiyal populasyonun sindirim sistemindeki konsantrasyonunu arttırmak suretiyle gösterdiklerini bildirmiştir. Araştırmada, sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında canlı ağırlık üzerine herhangi bir interaksiyon elde edilmemiştir.

    Uçucu yağların etlik piliçlerde canlı ağırlık üzerine olan etkilerini belirlemeye yönelik yapılan çalışmaların bir kısmında canlı ağırlığı olumlu etkilediği22-24 bazılarında ise elde edilen sonuçların bu araştırmada elde edilen bulgular ile benzer şekilde istatistikî açıdan önemsiz25-27 olduğu bildirilmiştir.

    Canlı ağırlığa benzer şekilde, günlük ortalama canlı ağırlık artışı üzerine 22-29. ile 15-43. günlerde sıcaklık stresinin etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. En yüksek değer 5.68 ile TN500 grubunda, en düşük değer ise 4.88 ile SS0 grubunda tespit edilmiştir. Hem SS’li gruplarda hem de TN’li gruplarda tarçın yağı katılan gruplar katılmayan kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı olmasa bile daha iyi canlı ağırlık artışı göstermişlerdir. Araştırmada elde edilen sonuçlar, uçucu yağların kanatlılarda performans üzerine olan etkilerini belirlemeye yönelik yapılan çalışmalarla uyum içindedir. Isabel ve Santos28, rasyona organik asit (kalsiyum propiyonat ve kalsiyum format) ve esansiyel yağ (karanfil ve tarçın) ilavesinin etlik piliçlerde performans ve karkas özellikleri üzerine etkilerini inceledikleri araştırmalarında, katkıların canlı ağırlık artışı üzerine herhangi bir etkisinin olmadığını belirlemişlerdir. Yine Buğdaycı ve Ergün29 etlik piliç karma yemlerine biberiye (Rosemarinus officinalis) esansiyel yağı ve probiyotik (Lactobacillus acidofilus, Lactobacillus casei, Enterococcus faecium, Bifidobacterium thermophilus) ilavesinin verim özellikleri, bazı kan parametreleri ve bağışıklık sistemi üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yapmış oldukları çalışmalarının sonucunda rasyona ilave edilen bileşenlerin canlı ağırlık artışı üzerine herhangi bir etkisinin olmadığını bildirmişlerdir. Benzer şekilde Lee ve ark.30’nın dişi broyler rasyonlarına esansiyel yağ ilavesi ile yaptıkları tüm çalışma grupları ve Hernandez ve ark.20’nın rasyona ilave ettikleri iki bitki ekstresinin etlik piliçlerde canlı ağırlık artışını etkilemediği yönünde bildirimleri de bulunmaktadır.

    Çalışmanın 22-29., 36-43. ve 15-43. günleri arasındaki yem tüketimi üzerine sıcaklık stresinin etkisinin istatistiksel olarak önemli olduğu belirlenmiştir. Bütün çalışma süresince kullanılan tarçın yağının etkisinin istatistiksel olarak önemli olmadığı görülmüştür. Ayrıca sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında yem tüketimi üzerine herhangi bir interaksiyon elde edilmemiştir. Yüksek çevre sıcaklığına maruz kalan kanatlılarda görülen ilk fizyolojik tepki yem tüketiminin düşmesidir. Yem tüketimiyle birlikte hayvanın vücudunda oluşan ısı miktarı artmakta dolayısıyla ısı yayılımı zorlaşmakta ve bunun sonucu olarak da hayvanlar yem tüketimlerini azaltmaktadırlar. Nitekim çevre sıcaklığının 30 ºC üzerindeki, her 1 ºC’lik artışında yem tüketiminin %4-5 oranında azaldığı ifade edilmektedir3.

    Tarçın yağının yem tüketimi üzerine olan etkisi ile ilgili olarak elde ettiğimiz bulgular esansiyel yağların yem tüketimini etkilemediğini bildiren Japon bıldırcını31 ve dişi broylerler30 üzerinde yapılmış çalışmalar ile benzerlik göstermektedir.

    Yemden yararlanma oranı üzerine hem sıcaklık stresinin hem de kullanılan tarçın yağının etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmamıştır. Ayrıca sıcaklık stresi ve tarçın yağının düzeyleri arasında yemden yararlanma oranı üzerine herhangi bir interaksiyon elde edilmemiştir. Araştırmada elde edilen bulgular, uçucu yağların kanatlılarda yemden yararlanma üzerine olan etkilerini belirlemeye yönelik yapılan çalışmaların bazıları ile uyum içindedir. Karslı ve Dönmez32 sıcaklık stresi altında yetiştirilen etlik piliç rasyonlarına antibakteriyel etkili bitki ekstraktı (Herbromix®) katkısının büyüme, yemden yararlanma ve intestinal villusların uzunlukları üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürüttükleri çalışmada, genel itibari ile stresin ve bitki ekstraktının belirgin bir etkisinin olmadığını bildirmişlerdir. Yine Lee ve ark.30 dişi etlik piliç rasyonlarına timol, sinnamaldehit ve ticari esansiyel yağ (CRINA Poultry) ilave ederek yaptıkları çalışmada 0–21. ve 0–42. günler arasında yemden yararlanma bakımından gruplar arasında bir farklılık tespit edememişlerdir.

    Karkas özelliklerine ait veriler incelendiğinde (Tablo 7), sıcak karkas, soğuk karkas, dalak ve kalp oranları üzerine sıcaklık stresinin etkisi önemli olarak tespit edilirken, karaciğer üzerine olan etkisi önemli bulunmamıştır. Yeme ilave edilen tarçın yağının ise karkas özellikleri üzerine istatistiksel olarak bir etkisi olmamıştır. Elde edilen bu bulgular Şimşek ve ark.33’nın yapmış olduğu çalışma bulguları ile benzerlik göstermektedir. Nitekim araştırmacıların rasyona ilave edilen antibiyotik ve kekik yağının etlik piliçlerde canlı ağırlık, karkas ve etlerin duyusal özellikleri üzerine olan etkisini tespit etmek amacıyla yürüttükleri çalışmada, karkas analizinde, taşlık ve göğüs oranları hariç, diğer karkas özelliklerinde farklılık tespit edememişlerdir. Yine Şimşek ve ark.34 etlik piliç rasyonlarına esans yağ karışımı (kekik, karanfil ve anason) ve antibiyotik ilave ederek yaptıkları çalışmada, karkas oranları bakımından gruplar arasında istatistikî olarak bir farklılık tespit edememişlerdir. Benzer şekilde Çiftçi ve ark.35 rasyona antibiyotik (10 mg/kg) ve farklı dozlarda (500 ve 1000 mg/kg) tarçın yağı ilavesinin etlik piliçlerde performans ve karkas özellikleri üzerine etkilerini inceledikleri çalışmalarında, karkas özellikleri bakımından gruplar arasında bir farklılık tespit edememişlerdir. Kalp ve dalak oranında ise sıcaklık stresinin etkisine bağlı olarak SS’li gruplardan elde edilen değerler TN’li gruplardan elde edilen değerlerden daha düşük düzeyde tespit edilmiştir. Bu durum şu şekilde açıklanabilir. Sıcaklık stresinin uzun sürmesine bağlı olarak organizmanın adaptasyon dönemine girmesi ve bunun sonucunda ACTH’nın hipofiz ön lobundan salınımı ile kanatlılarda önemli bir steroid olan kortikosteronun üretimi artar, timus, dalak ve periferal lenf düğümleri küçülür, hipofiz lobu büyür ve adrenal bezlerin ağırlıkları artar36.

    Çalışma sonunda ölüm oranı ve yaşama gücü bakımından (Tablo 8) gruplar arasında istatistiksel olarak bir farklılık tespit edilememiştir. Bu durumu kümes içi hijyen şartlarının iyi olmasına bağlayabiliriz. Nitekim yapılan araştırmalarda aromatik bitki ekstraktlarının kullanımının ölüm oranını etkilemediği bildirilmiştir37-39.

    Sonuç olarak; son yıllarda kanatlı yetiştiriciliğinde antibiyotiklerin yerine geçebileceği düşünülen bitki ekstraktlarının yem katkı maddesi olarak kullanımı artmıştır. Bu araştırmada, performans ve karkas ağırlığı üzerinde olumsuz etkilere sebep olan sıcaklık stresinin bu etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla kullanılan tarçın yağının istatistiksel olarak anlamlı olmasa da performans ve karkas ağırlığı üzerine iyileştirici yönde etkilerinden bahsetmek mümkündür.

    Teşekkür
    Tarçın yağının elde edilmesindeki yardımlarından dolayı Fahris KILIÇ’a teşekkür ederiz.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Özkan K. Sıcak iklim koşullarında kanatlıların beslenmesi. Tavukçulukta Verimlilik Sempozyumu. Ekim, 84-88, 1992; Bornova İzmir-Türkiye.

    2) Etches RJ, John TM, Gibbins AMV. Behavioural, physiological, neuroendocrine and molecular responses to heat stress. In: Daghir NJ. (Editor). Poultry Production in Hot Climates CAB International Wallingford. UK: CABI 1995: 31-65

    3) Ahmad I. Battling the heat in the summer months. World Poultry Elsevier 2001; 17: 21-23.

    4) Stilborn HL, Haris GC, Bottje WG, Waldroup PW. Ascorbic acid and acetylsalicylic acid in the diet of broilers maintained under heat stress conditions. Poultry Sci 1988; 67: 1183-1187.

    5) Ertaş ON. Yumurta Tavuklarında Sıcaklık Stresinin Farklı Yemleme Yöntemleriyle Önlenmesi. Doktora Tezi, Elazığ: Fırat Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1998.

    6) Filizciler M, Çerçi İH, Tatlı P. Sıcak stresi altındaki SPF (specific pathogen free) beyaz yumurtacı tavuklarda gece yemlemesinin etkileri. Turk J Vet Anim Sci 2002; 26: 439-446.

    7) Gunther E. The Essential Oils. London: Van Nostrand Company, 1950.

    8) Anonim. “Tarçın.” http://www.thehealthnews.org/tr/index. html/ 15.09.2012.

    9) Dhuley JN. Anti-oxidant effects of cinnamon (Cinnamomum Verum) bark and greater cardomum (Amomum subulatum) seeds in rats fed high fat diet. Indian J Exp Biol 1999; 37: 238-242.

    10) Lin CC, Wu SJ, Chang CH, Ng LT. Antioxidant activity of Cinnamomum cassia. Phytoter Res 2003; 17: 726-730.

    11) Giordani R, Regli P, Kaloustian J, Portugal H. Potentiation of antifungal activitiy of amphotericin B by essential oil from Cinnamomum cassia. Phytother Res 2006; 20: 58-61.

    12) Chang ST, Chen PF, Chang SC. Antibacterial activity of leaf essential oils and their constituents from Cinnamomum osmophloeum. J Ethnopharmacol 2001; 77: 123-127.

    13) NRC. Nutrient Requirements of Poultry. 9th Revised Edition, National Research Council, Washington, DC, USA: National Academy Press, 1994.

    14) Anonim. Türk Standartları-Tavuk Gövde Eti Parçalama Kuralları. TSE. 1989.

    15) AOAC. Official Methods of Analysis. 13th Edition, Washington DC: Assosciation of Official Agricultural Chemist, 1980.

    16) Crampton EW, Maynard LA. The Relation of cellulose and lignin content to nutritive value of animal feeds. J Nutr 1983; 15: 383-395.

    17) Kalaycı Ş. SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri. 2. Baskı, Ankara: Asil Yayın, 2006.

    18) Siegel HS. Stress, strains and resistance. Br Poultry Sci 1995; 36: 3-22.

    19) Donkoh A. Ambient temperature: A factor affecting performance and physiological response of broiler chickens. Int J Biometeorol 1989; 33: 259-265.

    20) Hernandez F, Madrid J, Garcia V, Orengo J, Megias MD. Influence of two plant extracts on broilers performance, digestibility, and digestive organ size. Poultry Sci 2004; 83: 169-174.

    21) Wenk C. Why all the discussion about herbs? pp: 79-96 in T.P. Lyons, ed. Proc. of Alltech’s 16th Annu. Symp., Biotechn. in The Feed Industry. Alltech Techinal Publications, Nottginham University Press, Nicholasville KY, 2000.

    22) Alçiçek A, Bozkurt M, Çabuk M. The effect of essential oil combination derived from selected herbs growing wild in Turkey on broiler performance. South Afrc J Anim Sci 2003; 33: 89-94.

    23) Bassett BR. Oreganos positive impact on poultry production. World Poultry Elsevier 2000; 16: 31-34.

    24) Kamel C. Tracing modes of action and the roles of plant extracts in non-ruminants. In: Garnsworthy PC, Wiseman J. (Editors). Recent Advances in Animal Nutrition. Nottingham: Nottingham University Press 2001: 135-150.

    25) Botsoglou NA, Florou-Paner P, Christaki E, Fletouris DJ, Spais AB. Effect of dietary oregano essential oil on performance of chickens and on iron-induced lipid oxidation of breast, thigh and abdominal fat tissues. Br Poultry Sci 2002; 43: 223-230.

    26) Veldman A, Enting H. Effects of crina HC 737 in feed on broiler performance and digestive physiology and microbiology. CLO-institute for Animal Nutrition “De Schothorst” 1996.

    27) Vogt H, Rauch HW. Der einsatz einzelner ätherischer öle im geflügelmast futter. Lanbauforschung Völkenrode 1991; 41: 94-97.

    28) Isabel B, Santos Y. Effects of dietary organic acids and essential oils on growth performance and carcass characteristics of broiler chickens. J Appl Poultry Res 2009; 18: 472-476.

    29) Buğdaycı KE, Ergün A. Esansiyel yağ ve/veya probiyotiğin broylerlerde performans, immun sistem ve bazı kan parametreleri üzerine etkisi. Ankara Üniv Vet Fak Derg 2011; 58: 279-284.

    30) Lee KW, Everts H, Kappert HJ, et al. Effects of dietary essential oil components on growth performance, digestive enzymes and lipid metabolism in female broiler chickens. Br Poultry Sci 2003; 44: 450-457.

    31) Denli M, Okan F, Uluocak AN. Effect of dietary supplementation of hearb essantial oils on the growth performance, carcass and intestinal caracteristics of quail (Coturnix coturnix Japonica). S Afr J Anim Sci 2004; 34: 174-179.

    32) Karslı MA, Dönmez HH. Sıcaklık stresi oluşturulan broylerde rasyona ilave edilen bitki ekstraktının büyüme performansı ve ince bağırsak villusları üzerine etkisi. Ankara Üniv Vet Fak Derg 2007; 2: 143-148.

    33) Şimşek ÜG, Dalkılıç B, Ertaş ON, Güler T, Çiftçi M. Rasyona ilave edilen antibiyotik ve kekik yağının etlik piliçlerde canlı ağırlık, karkas ve etlerin duyusal özellikleri üzerine etkisi. Hay Araş Derg 2005; 15: 9-15.

    34) Şimşek ÜG, Güler T, Çiftçi M, Ertaş ON, Dalkılıç B. Esans yağ karışımının (kekik, karanfil ve anason) broylerlerde canlı ağırlık, karkas ve etlerin duyusal özellikleri üzerine etkisi. YYU Vet Fak Derg 2005; 16: 1-5

    35) Çiftçi M, Dalkılıç B, Çerçi İH, et al. Influence of dietary Cinnamon oil supplementation on performance and carcass characteristics in broilers. J Appl Anim Res 2009; 36: 125-128.

    36) Onbaşılar EE. Kanatlılarda stres. Hay Araş Derg 2005; 15: 30-35.

    37) Çiftçi M, Güler T, Dalkılıç B, Ertaş ON. The effect of Anise Oil (Pimpinella anisum L.) on broiler performance. Int J Poultry Sci 2005; 4: 85-855.

    38) Ertaş ON, Güler T, Çiftçi M, Dalkılıç B, Şimşek ÜG. The effect of an essential oil mix derived from Oregano, Clove and Anise on broiler performance. Int J Poultry Sci 2005; 4: 879-884.

    39) Güler T, Dalkılıç B, Ertaş ON, Çiftçi M. The effect of dietary black cumin seeds (nigella sativa l.) in diets on the performance of broilers. Asian Aust J Anim Sci 2006; 19: 425-430.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]