Konjenital diyafragma hernileri çoğunlukla doğumdan hemen sonra semptomatik hale gelir ve tanı yenidoğan döneminde konulur. Birinci aydan sonra tanı konulan KDH ise geç başlangıçlı olarak kabul edilmektedir. KDH’nin %2.6’sı geç bulgu vermektedir
4,5. Bizim hastamız 15 yaşındaydı ve doğduğundan beri aralıklı kusma, düşük hacimli beslenme sonrasında bile şişkinlik ve 10 gündür hematemez şeklinde kusma şikayetleri vardı. Kronik beslenme bozukluğuna bağlı olarak kilo persantili %3’ün altındaydı. Geç tanı almış hastalarda süt çocukluğu döneminde solunum sistemi şikayetleri mevcut iken, daha büyük çocuklarda ise olgumuzda da görüldüğü gibi gastrointestinal sistem şikayetleri ön planda görülür
6. Literatürde geç bulgu veren hernilerin %69’unun sol, %27’sinin sağ ve %3 ünün de bilateral herniler olduğu bildirilmektedir
5. Sunulan olguda diyafragma hernisi sol anterolateral yerleşimliydi. Bizim olgumuzda olduğu gibi sol diyafragma defektlerinde gastrointestinal semptomlar ön planda iken, sağ diyafragma defektlerinde solunum sistemi problemleri daha ön plana çıkmaktadır
1. Akciğer grafisinde hava sıvı seviyesinin olması diyafragma hernisinin tanısında yardımcı olur
7. Bilgisayarlı tomografi ise diyafragma hernisinin lokalizasyonunu tanımlamada ve herniye olan organları göstermede oldukça faydalıdır
8. Posterolateral ve Morgagni gibi bilinen zayıf alanların dışında anterior diyafragmada herni gelişmesinin olası nedeni diyafragma tendon liflerinin karın ön duvarıyla birleşme noktaları arasındaki alanların zayıflığı olabileceği bildirilmiştir
9. Dong Jin Kim ve Jae Hee Chung’un sunduğu 7 geç tanılı olgunun 1 tanesinde defekt sol diyafragma orta kısımda atipik yerleşimli olarak bildirilmektedir
10. Olgumuzda defekt anterolateral lokalizasyonda atipik bir yerleşim yerine sahipti. Geç tanılı olguların %7.6-32’sinde herni kesesi bulunmaktadır. Herni kesesinin olduğu olgular daha geç klinik bulgu vermektedir
11. Bizim de hastamızda herni kesesi mevcuttu. KDH tanısı alan hastalar gastrointestinal yapılarda inkarserasyon, perforasyon gibi komplikasyonlar meydana gelmeden tedavi edilmelidir
12. Genel durumu düzeltilen hasta taburcu edilmeden elektif olarak cerrahiye alınmıştır.
Sonuç olarak, tipik diyafragma hernilerinin büyük çoğunluğu yenidoğan ve erken çocukluk döneminde klinik bulgu vererek tanımlanırlar. Atipik yerleşimli defekti olan bu olgu oldukça geç tanı almıştır. Çok uzun süredir gastrik şikayetleri devam eden ve beslenme geriliği olan, gastroenterolojik semptomatik tedaviye yanıt vermeyen hastalarda diyafragma hernisi ayırıcı tanıda akılda tutulmalıdır.