[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2010, Cilt 24, Sayı 2, Sayfa(lar) 115-122
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Boksörlerde Vücut Kompozisyonlarının Sportif Başarıya Katkısı
Sebahattin DEVECİOĞLU, Ragıp PALA
Fırat Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Boks, vücut kompozisyonları, sportif başarı
Özet
Üniversiteli boksörlerin vücut kompozisyonlarının sportif başarıya katkı düzeylerini belirlemek amacıyla yapılan bu araştırma “ilişkisel tarama” modellerindendir. Araştırmanın Evrenini, aktif olarak boks sporu yapan üniversiteli sporcular oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemesini ise; “1. Dünya Üniversitelerarası Boks Şampiyonası”na katılan toplam 28 ülkeden 129 sporcu oluşturmaktadır. Araştırmaya katılan sporcuların “Vücut Kompozisyonları” ise seçilmiş bazı vücut parametreleri, birçok tıp uzmanı ve kurumunca onaylanmış olan TANITA (Body Fat Monitor) cihazı ile yapılmıştır. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde Korelasyon Tekniği kullanılmıştır. Araştırmaya katılan boksörlerin sosyo-ekonomik ve vücut kompozisyonları parametrelerinin, sportif başarı ile anlamlılık düzeylerini tespit etmek için boksörler, bireysel ve ülke olarak, başarılı olan ve başarılı olamayan gruplar halinde sınıflandırılarak, yüzde, frekans ve korelasyon olarak değerlendirilmiştir. Değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla “Crosstabs”, “Pearson Chi- Square”, “Pearson Correlation” testi kullanılmıştır. Vücut Kompozisyonlarının aritmetik ortalamalarının karşılaştırılmasında “Bağımsız gruplar T testi” kullanılarak anlamlılık düzeyinde incelenerek, ilişki aranan değişkenler, ilişkisel bir çözümlemeye olanak verecek Şekilde ayrı ayrı sembolleştirilmiştir. Elde edilen verilerin parametreleri arasındaki anlamlılık düzeyleri, tablolar halinde gösterilmiştir. Sonuç olarak; “Vücut Elektrik Direnci” başarılı ülkelerde % 62,1, başarısız ülkelerde % 66,0 oranında olduğu, boksörlerin değer ortalaması X̄ =2,1591 oranında, başarısız boksörlerin değer ortalaması X̄ =1,9294 oranında, anlamlı farkın olduğu görülmüştür.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Sporda başarılı bir performans ortaya koymak için fiziki fizyolojik uygunluk gereklidir. Sporcunun fiziksel ve fizyolojik özellikleri, yapılan spor dalına uygun olmadıkça istenilen sportif performansını tam olarak gerçekleştiremez. Ancak fiziksel uygunluk yüksek performansın tek önemli şartı değildir. Sporda performansı etkileyen bazı fiziksel faktörler boy ve kilo, vücut kompozisyonu, aerobik güç, anaerobik güç, kuvvet, sürat, esnekliktir. Ayrıca teknik ve taktik başarıda müsabaka için gereklidir. Değişik toplumlar ve ırklar boy ve kilo gibi özelliklerde değişiklikler gösterir. Bu özellik bilimsel araştırmalar için temel oluşturur. Vücut ağırlığı değişik eksersizlerle enerji harcanmasını etkileyen önemli bir faktördür. Belli egzersizleri vücut ağırlığı fazla olan bir kişinin hafif olan kişiye oranla harcayacağı enerji daha fazladır. İnsan vücudu yağ, kemik, kas hücreleri ile hücre dışı sıvılardan oluşur. Vücut kompozisyonu bu dört gurubun belirli oranlarda bir araya gelmesiyle mükemmel bir hale gelir 1. Günümüz sporcularının üstün performansları birçok fizyolojik, psikolojik ve biomekaniksel etkenlerin bir bütünü olarak nitelendirilir. Bu nedenle spor bilimcileri modern spor anlayışında, sporcuların yarışmalara hazırlanmasında kullanılan etkili metotlardan daha geçerli olduğunun farkındadır 2. Değişik spor branşların da yer alan yarışmacıların özelliklerini tanımlayabilmek için çok zengin ve geniş araştırma gücü sergilenmektedir. Araştırmacılar, başarı için önemli sayılan gereklilikleri belirleyebilmek ve bu özellikleri fiziksel, fizyolojik ve psikolojik anlamda tanımlayabilmek için üst düzey sporcular üzerine konsantre olma eğilimindedirler 3. İnsan vücudu incelendiğinde cinsiyete ve ağırlığa göre farklı oran ve yoğunluklarda kas, yağ ve kemik dokudan oluştuğu görülmektedir 4. Bu bileşenler spor branşlarına göre farklı oranlardadır. Aynı zamanda bu oranların farklılığı performansı da etkilemektedir 5. Günümüzde vücut yağı sağlık kriteri olma yanında fiziksel performansta optimal verime ulaşmak için önemli bir belirleyicidir 6. Sportif çalışmalarda bugüne kadar vücut yapısı ve vücudun fonksiyonları arasındaki ilişki araştırma konusu olmuştur. Fizyolojik, psikolojik ve taktik faktörlerin yanı sıra vücudun konumu yapısı ve performansın değerlendirilmesinde geniş yer tutmaktadır 7. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular, boks sporu ile birlikte bireysel sporlarda, sportif başarı ile vücut kompozisyonları arasındaki ilişki değerlendirilerek boks sporunda Antropometrik özelliklerin, yetenek seçimi kriterlerinin ve antrenman programlarının geliştirilmesine katkıda bulunarak, bu alanda yapılacak çalışmalara ışık tutması açısından önem arz etmektedir.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Boksörlerin vücut kompozisyonlarının sportif başarıya katkı düzeylerini belirlemek amacıyla yapılan bu araştırma “ilişkisel tarama” modellerindendir. İlişkisel tarama modelleri, iki yada çok sayıda değişken arasında birlikte değişim varlığını ve/veya derecesini belirlemeyi amaçlayan araştırma modelleridir 8.

    Araştırmanın evrenini, Aktif olarak boks sporu yapan üniversiteli sporcular oluşturmaktadır. Araştırmanın Örneklemesini ise; Antalya’da yapılan 1. Dünya Üniversitelerarası Boks Şampiyonasına katılan toplam 28 ülkeden, 129 sporcu oluşturmaktadır.

    Araştırmaya katılan sporcuların “Vücut Kompozisyonları” ise; Yaş, Boy, Kilo, Vücut Kitle İndexi (BMI), Basal Metabolizma Oranı, (BMR), Vücut Yağı Yüzdesi (FAT), Toplam Vücut Yağı (FAT MASS), Yağsız Vücut Kitlesi (FFM), Vücut Elektrik Direnci (IMPEDANCE) Toplam Vücut Sıvısı (TBW) ölçümleri ayaktan ayağa biyoelektirik impedans analizi (TANITA Body Composition Analyzer) 9 ile sabah tartısında aç iken ölçümler alınarak değerlendirildi. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde SPSS 11 for Windows paket programında, “Korelasyon Tekniği” kullanılmıştır 10.

    Araştırmada kullanılan değişkenler arasında korelasyon türü ilişki arandığından, değişkenlerin birlikte değişip değişmedikleri, birlikte bir değişim varsa bunun da ne Şekilde olduğu tespit edilmeye çalışılmıştır. Veriler çözümlenirken araştırmaya katılan boksörler arasındaki farkları tespit etmek için, başarılı olan ve başarılı olamayan gruplar halinde sınıflandırılarak vücut kompozisyonları parametreleri arasındaki anlamlılık düzeyleri, yüzde frekans ve korelasyon kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla “Pearson Ki Kare”,“Pearson Korelasyon” testi kullanılmıştır. Vücut Kompozisyonlarının aritmetik ortalamalarının karşılaştırılmasında, “Bağımsız gruplar t testi” kullanılarak anlamlılık düzeyinde incelenerek ilişki aranan değişkenler, ilişkisel bir çözümlemeye olanak verecek Şekilde ayrı ayrı sembolleştirilmiştir. Elde edilen verilerin parametreleri arasındaki anlamlılık düzeyleri tablolar halinde gösterilmiştir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    1.Dünya Üniversiteler arası boks şampiyonasına katılan ülkelerin ülke dereceleri ve almış oldukları puanlar başarı sırasına göre Tablo 1’ de gösterilmiştir.

    Tablo 2’de boksörlerin “Yaş Değerleri İle Sportif Başarıları Arasındaki ilişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 47,7, başarısız olan boksörlerin %48,2 oranında “17-20” yaş ortalamasında oldukları görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre Yaş Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 69,0 oranında “17-20 yaş” ortalamasında oldukları görülmüştür. Başarısız ülkelerde % 46,0 oranında “21- 24” yaş ortalamasında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Dünya üniversiteler boks şampiyonasına katılan ülke derece dağılımı.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Boksörlerin Yaş Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişki.

    Tablo 3’de boksörlerin “Boy Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 43,2, başarısız olan boksörlerin %60,0 oranında “170-183” boy ortalamasında oldukları görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre Boy Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 44,8, başarısız ülkelerde % 57,0 oranında “170-183” boy ortalamasında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Boksörlerin boy değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo 4’de boksörlerin “Kilo Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 63,6, başarısız olan boksörlerin %64,7 oranında “47-71” kilo ortalamasında oldukları görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre Kilo Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 62,1, başarısız ülkelerde % 65,0 oranında “47-71” kilo ortalamasında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Boksörlerin kilo değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo 5’de boksörlerin “BMI Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 52,3, başarısız olan boksörlerin %48,2 oranında “15,80-21,47” vücut kitle endeksi aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine Göre BMI Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 48,3, başarısız ülkelerde % 50,0 oranında “15,80-21,47” vücut kitle endeksi aralığında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Boksörlerin BMI değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo 6’da boksörlerin “FAT Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 86,4, başarısız olan boksörlerin %84,7 oranında “1,40-11,00” yağ yüzdesi aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre FAT Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 86,2, başarısız ülkelerde % 85,0 oranında “1,40-11,00” yağ yüzdesi aralığında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Boksörlerin BMI değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 6: Boksörlerin FAT değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo 7’de boksörlerin “FATMASS Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 88,6, başarısız olan boksörlerin %90,6 oranında “0,70-12,00” yağ kütlesi aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre FATMASS Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 86,2, başarısız ülkelerde % 91,0 oranında “0,70-12,00” yağ kütlesi aralığında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 7: Boksörlerin FATMASS değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo. 8’de boksörlerin “IMPEDANCE Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki İlişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 65,9, başarısız olan boksörlerin %64,7 oranında “440-582” vücut elektrik direnci aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre IMPEDANCE Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 62,1, başarısız ülkelerde % 66,0 oranında “440-582” vücut elektrik direnci aralığında oldukları görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 8: Boksörlerin IMPEDANCE değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişki.

    Tablo 9’ da boksörlerin vücut kompozisyonları ile sportif başarılarına göre t testi analiz sonuçlarına göre, IMPEDANCE değişkeninde anlamlı bir fark bulunmuştur (t=2.072;P<0.05). Bu değişkene göre, başarılı boksörlerin değer ortalaması (X=2,1591) iken, başarısız boksörlerin değer ortalaması (X=1,9294) dür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 9: Boksörlerin vücut kompozisyonları ile sportif başarılarına ilişkin t testi sonuçları.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Sporda başarı, diğer bir deyişle performans, anaerobik ve aerobik enerji tüketimine, sürat ve teknik gibi nöromusküler fonksiyonlara, taktik ve psikolojik faktörlere bağlıdır. Bireyin performansı koordineli bir efor ve birçok değişik fonksiyonların birleşimi sonucu ortaya çıkmaktadır 11. Boks sporu iki boksörün yada insanın belirli boyutlardaki ring üzerinde, araç kullanılmaksızın kurallara uygun biçimde teknik, beceri, kuvvet ve zekalarını kullanarak birbirlerine üstünlük kurma mücadelesi olarak tanımlanır, bu mücadele esnasında artan enerji ihtiyacının karşılanması ve meydana gelen yorgunluğa karşı konulabilmesi için maksimum oranda vücut sistemlerinin çalışmasına ihtiyaç duyulur. Böylece yapısal (antropometrik) ve fonksiyonel (fizyolojik) özellikler boksta performansın önemli belirleyicileri olarak ifade edilmektedir 12.

    Aydaşın13 çalışmasında, Kanungssukkasen, Boy ve ağırlığın belirleyicileri beslenme, çevresel ve genetik faktörler olarak belirlendiğini ifade etmiştir. Uzun boylu ve vücut yağ yüzdesi düşük olan boksör patlayıcı kuvvet, çabukluk, vücut koordinasyonu ve mücadele için avantajlı durumdadır. Vücut yağ oranının fazla olması boksörün performansını negatif yönde etkileyeceği gibi kalbin çalışma oranını da olumsuz etkileyecektir.

    Araştırmada boksörlerin “Yaş Değerleri İle Sportif Başarıları Arasındaki ilişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 47,7, başarısız olan boksörlerin %48,2 oranında “17-20” yaş ortalamasında oldukları görülmüştür. Boksörlerin “Ülke Derecelerine göre Yaş Değerler Oranı Ortalaması”, başarılı ülkelerde % 69,0 oranında “17-20 yaş” ortalamasında oldukları görülmüştür. Başarısız ülkelerde % 46,0 oranında “21-24” yaş ortalamasında oldukları görülmüştür (Tablo 2). Aydaşın 13, çalışmasında A Milli Boks Takımının yaş ortalamasının 22,7±3,368 yıl olduğu görülmektedir. Montreal Olimpiyatlarına katılan boksörlerin yaş ortalamaları 23,5 yıl olarak bulunmuştur. Porto Rico'lu 26 boksör üzerinde yapılan araştırmada yaş ortalamaları 18,0±1,9 yıl olarak tespit edilmiştir. Porto Rico'lu boksörler A Milli Boks Takımdan daha genç yaş ortalamasına sahip olmalarına rağmen, Montreal Olimpiyatlarına katılan boksörlerden daha genç bulunmuşlardır.

    Araştırmada boksörlerin yaş ortalamaları elit sporcu yaşlarıyla karşılaştırdığında daha genç yapıya sahip olduğu, boksörlerin başarıyı yakalamada ileriye dönük uygun yaşlarda olduğu görülmektedir. Sporcuların yaptıkları branşlara paralel olarak uzun, kısa boylu olmak avantaj olduğu gibi dezavantaj durumu da yaratabilir. Basketbol veya voleybol gibi özellikle uzun boyluların tercih edildiği branşlar dışında ferdi sporlarda uzun boylu olmak bazen avantaj olmayabilir, sıklet sporu olan boksun hafif kiloludan ağır kiloluya doğru çıktıkça boy oranının arttığı görülmektedir.

    Araştırmada boksörlerin boy değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişkiye bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 43,2, başarısız olan boksörlerin %60,0 oranında “170-183” boy ortalamasında oldukları görülmüştür. Boksörlerin ülke derecelerine göre boy değerler oranı ortalaması başarılı ülkelerde % 44,8, başarısız ülkelerde % 57,0 oranında “170-183” boy ortalamasında oldukları görülmüştür (Tablo 3).

    Aydaş 13 çalışmasında A Milli Boks Takımının boy oranlarının ortalaması 1,786±0,079 cm olarak bulunmuştur. Porto Rico'lu 26 boksörün boy ortalamaları 1,709+8,6 m olarak bulunmuştur. A Milli Boks Takımı sporcularımızın daha uzun boylu olmaları Porto Rico'lu sporculara oranla avantajlı gibi görülmektedir.

    Ergenlik dönemi süresince erkeklerde ağırlık artışı en fazla 16 yaş civarında görülmektedir. Bu dönemde ağırlığın artmasının sebeplerinden biri de vücuttaki yağlanmadır 14.

    Araştırmada boksörlerin kilo değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişkiye bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 63,6, başarısız olan boksörlerin %64,7 oranında “47-71” kilo ortalamasında olduğu görülmüştür. Boksörlerin ülke derecelerine göre kilo değerler oranı ortalaması, başarılı ülkelerde % 62,1, başarısız ülkelerde % 65,0 oranında “47-71” kilo ortalamasında oldukları görülmüştür (Tablo 4 ).

    Amerikan Spor birliği boksörlerin vücut kompozisyonunun belirlenmesinin performans için önemli olduğunu ve güç artışındaki değişkenliğin vücut kompozisyonu doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiğini savunmuştur. Vücut yağ oranının yüksek olması boksörün kuvvet, çeviklik ve esnekliğinin azalmasına ve aşırı derecede enerji kaybına neden olabilmektedir 12.

    Her insanın vücudunda belli oranda yağ bulunması, vücudun fizyolojik etkilerinden biridir. Her kişide farklı olması ise normaldir. Vücuttaki yağ kitlesi ve yağsız vücut kitlesi vücut kompozisyonunu oluşturur 15.

    Araştırmada boksörlerin BMI değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişkiye bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 52,3, başarısız olan boksörlerin %48,2 oranında “15,80-21,47” vücut kitle indeksi aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin ülke derecelerine göre “BMI Değerler Oranı” ortalaması başarılı ülkelerde % 48,3, başarısız ülkelerde % 50,0 oranında “15,80-21,47” vücut kitle indeksi aralığında oldukları görülmüştür (Tablo 5).

    Aydaş 13, yaptığı araştırmada A Milli Boks Takımı sporcularının vücut yağ yüzde oranları daha düşük olarak tespit edilmiş olup, vücut yağ yüzdesi ortalaması % 10,296+2,693 olarak bulunmuştur. A Milli Boks Takımın Anaerobik güç değerleri ortalaması 125,249±26,629 kgm/sn.olarak bulunmuştur. Diğer gruplarla karşılaştırıldığında 2.ve 3. gruplar arasında tx=0,05 yanılma düzeyinde anlamlı bir fark olmamasına rağmen Jandarma Gücü 126,092±35,064 kgm/sn. ile A Milli Boks Takımın değerleri birbirine çok yakın olduğu Zorba ve Ziyagil 2, Bilkent Üniversitesi takımının 121,375±23,424 kgm/sn., değerleri A Milli Boks Takımdan daha düşük olduğunu ifade etmişlerdir. Çakmakçı 16,1999’da yaptığı bir araştırmada, Gürcistan ve Türkiye Boks Millî Takımlarının fizyolojik profillerini kıyaslamış, burada A Milli Boks Takımımızın ağırlık ortalamasını 66.81 kg, Gürcistan Boks Milli Takımının 75.50 kg olarak tespit etmiştir. Türk Millî Takımının vücut yağ yüzdesinin %14.39, Gürcistan Millî Takımının değerlerini %20.72 olarak bulmuştur.

    Boksörlerin “FAT Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki ilişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 86,4, başarısız olan boksörlerin %84,7 oranında “1,40-11,00” yağ yüzdesi aralığında olduğu görülmüştür.

    Boksörlerin ülke derecelerine göre “FAT Değerler Oranı” ortalaması başarılı ülkelerde % 86,2, başarısız ülkelerde % 85,0 oranında “1,40-11,00” yağ yüzdesi aralığında oldukları görülmüştür (Tablo 6 ).

    Aydos 17 13-18 Yaş Grubu Spor Yapan Ve Yapmayan Orta Öğrenim Gençliğinin Fiziksel Ve Fizyolojik Özelliklerinin Karşılaştırılması isimli çalışmada Ağaoğlunun güreşçilerin vücut yağ yüzdesini 9.9±5.4, Zorba ve arkadaşlarının sadenterlerin vücut yağ yüzdesini 5.86±i.8 bulmuşlardır. Bergenin, bisikletçilerin vücut yağ yüzdesini 8.0 bulduğunu ifade etmiştir.

    Spor branşlarını incelediğimizde futbolcuların vücut yağ yüzdesi (VYY) 7,36 (+-0,48) çalışmalar basketbolcuların yağ yüzdesi 10,7(+-0,75) yüzücülerde yapılan çalışmalarda ise %8,8(+-3,2) olarak bulunmuştur 18 ).

    Araştırmada Boksörlerin “FATMASS Değerleri ile Sportif Başarıları Arasındaki ilişkiye” bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 88,6, başarısız olan boksörlerin %90,6 oranında “0,70-12,00” yağ kütlesi aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin ülke derecelerine göre “FATMASS Değerler Oranı” ortalaması başarılı ülkelerde % 86,2, başarısız ülkelerde % 91,0 oranında “0,70-12,00” yağ kütlesi aralığında oldukları görülmüştür (Tablo 7).

    Elit Türk genç erkek ve bayan badmintoncuların vücut yağ oranları, yüzme, kayak, atletizm, cimlastik. buz, pateni sporcuları ile karşılaştırıldığında daha düşük olduğu görülmektedir. Bu durum sporcuların yaşlarının daha genç oluşu, beslenme düzeyleri ve uygulanan antrenmanın şiddeti ile ilişkili olabilir. Yaşlanma ile birlikte vücut yoğunluğunun azaldığı ve buna karşılık yağ yüzdesinin arttığı bilinmektedir 19. Aynı yaş grubuna ait boy ve kilo değerlerini işleğen ve arkadaşları, futbolcularda 171.9±5.5 cm ve 65.9±4.9 kg; Opliger ve arkadaşları güreşçileride 170.3±7.7 cm ve 64.2±10.2 kg; France güreşçilerde 158.7 cm ve 50.6 kg. olarak tespit etmişlerdir. Bu çalışmadaki değerlerin işleğen ve Opliger'İn değerlerinin düşük, France'ın değerlerinden yüksek olduğu görülmüştür. Horswill ve arkadaşları sedanterlerin vücut yağ yüzdesini 6.12±0.40; İşleğen ve arkadaşları futbolcuların vücut yağ yüzdesini 11.0±0.6, Opliger ve arkadaşları güreşçilerin vücut yağ yüzdesini 8.0±3.0 olarak tespit etmişlerdir. Seliger ve arkadaşları adölesan erkek çocukların vücut yağ yüzdesini 12.0 ± 4. l, Kayatekin ve arkadaşları genç futbolcuların vücut yağ yüzdesini 9.2, Ziyagil güreşçilerin vücut yağ yüzdesini 7.2 olarak tespit etmişlerdir 17.

    Zorba, ve Ziyagil 20’in Sigara İçen/İçmeyen Ve Spor Yapan/Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Bazı Fizyolojik Ve Antropometrik Özelliklerinin Karşılaştırılması isimli çalışmasında, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinin aerobik gücünü 40 ml.kg/dk, Hacettepe Üniversitesi erkek öğrencilerinden kırsal kesimden gelenlerde 43.86, şehir kökenlilerde 42.83 olarak bulunmuştur. KTÜ öğrencilerinin fizyolojik değerleri ile ilgili olarak şu sonuçlar elde edilmiştir. Ağırlık 68±6.7 kg, boy 172.17±6.19 cm, vücut yağ oranları %13.7±4.2, Bu değerler farklı çalışmalarda elde edilen değerlere yakın olduğu ifade edilmektedir

    Çimen 11 araştırmasında, deneklerin vücut yağ yüzdeleri, bayan deneklerde 16.8 iken, erkeklerde 10.4 olarak belirlenmiştir. Kuyola 15.6 yaş ortalamasındaki bayan basketbolcular üzerinde yaptığı çalışmada yağ yüzdesini 18.0 olarak belirtmiştir. Terry’nin, bayan jimnastikçilerde (11.7 yaş) yağ yüzdesi 17.3, bayan hentbolcularda (19.5 yaş) 6.7, sprinterlerde 8.2, cimnastikçilerde 8.4, 15-17 yaş arası liseli güreşçilerde 1.44, Housh’un, 15.5 yaş ortalamasındaki Slalom kayakçılarda ise vücut yağ yüzdesi 13.5 olarak belirlendiğini ifade etmiştmiştir.

    Araştırmada boksörlerin genel yapısal özellikler, fizyolojik özellik ve kapasite yönünden diğer spor branşlarına oranla daha düşük değerlere sahip olmalarına rağmen birçok literatürdeki çalışmalarda elde edilen sonuçlarla da paralellik kaydedilmiştir.

    Zorba ve arkadaşlarının 2, Hafif Sıklet Rus ve Türk Boks Milli Takımları'nın 38 parametrelerini aritmetik ortalama, standart sapma ve t değerleri iki takım arasındaki hafif sıklet sınıflamasında vücut yağ yüzdesi (t=-8.12) olarak bulunmuştur. Ağır sıklette iki grup arasındaki en anlamlı farklılıklar; vücut yağ oranı, çap çevre kalınlıkları (göğüs ve baldır kalınlığı hariç) bakımından ağır sıklet Türk boksörlerinin, Rus boksörlerine göre daha hantal ve yağlı oldukları ifade edilmektedir.

    Boks sporu müsabaka içerisindeki yüksek derecede dinamik ve statik uygulama özelliklerinden dolayı kombine bir yapıya sahip olup yüksek derecede güç gerektiren mücadele sporları arasına girmektedir. Boksun en iyi ve etkin yönü ve diğer sporlardan ayrılan en önemli özelliği uygulama sırasında vücudu kombine çalıştırması, kendini kontrol edebilme ve kendine güven duygusunu geliştirebilme özelliğidir. Bir boks maçı yüksek derecedeki dinamik özelliğinden dolayı antrenörler çalışmalarda motorsal özellikleri, aerobik ve anerobik sistemlere ve kassal aktivitelere cevap verecek olan antrenman metodları geliştirmek zorundadırlar. Kullandığı enerji sistemi ve kalp-damar sistemine verdiği cevaba göre ortak özellik taşıyan ferdi sporlarda fizyolojik kapasitelerin bilinmesi ve geliştirilmeye çalışılması kaçınılmazdır. Fizyolojik veriler antrenman programlarının düzenlenmesinde ve sporcuları müsabaka stratejilerinin belirlenmesinde kullanılır 13.

    Zorba ve Ziyagil 2’in yapmış olduğu çalışmada Antropometrik ölçümlerle ilgili boksörler bakımında fazla bir çalışma olmadığını ileri sürerek Kurdak ve arkadaşlarınının elit boksörlerin kamp öncesi fiziksel kapasitelerini ölçümü ve değerlendirmesi ile ilgili bir çalışma yaptıklarını, bu amaçla 15 elit boksör, müsabakadan 2 ay önce, kondisyon seviyelerini tespit edip değerlendirmeye aldıklarını İlgili çalışmada Türk boksörlerinin dünya klasmanında söz sahibi olan Rus boksörlerine göre vücut esnekliği az, vücut yağ oranı ise yüksek bulunduğunu ifade etmişlerdir.

    Araştırmada boksörlerin IMPEDANCE değerleri ile sportif başarıları arasındaki ilişkiye bakıldığında, başarılı olan boksörlerin % 65,9, başarısız olan boksörlerin %64,7 oranında “440-582” vücut elektrik direnci aralığında olduğu görülmüştür. Boksörlerin ülke derecelerine göre IMPEDANCE değerler oranı ortalaması başarılı ülkelerde % 62,1, başarısız ülkelerde % 66,0 oranında “440-582” vücut elektrik direnci aralığında oldukları görülmüştür (Tablo 8).

    Araştırmaya katılan boksörlerin başarı durumuna dayalı olarak belirlenen başarılı ve başarısız boksörlerin vücut kompozisyonlarına ilişkin anlamlı bir farklılığın olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılan bağımsız gruplar t testi analiz sonuçlarında IMPEDANCE maddesinde 0.05 düzeyinde anlamlı bir fark ( t=2.072) bulunmuştur. Buna göre başarılı boksörlerin IMPEDANCE değer ortalaması (X̄=2,1591) iken, başarısız boksörlerin İMPEDANCE değer ortalaması (X̄=1,9294) dür (Tablo 9). Boksörlerin vücut kompozisyonlarının sportif başarıya katkı düzeylerini belirlemek amacıyla yapılan bu araştırma sonucunda; vücut kompozisyonları ile sportif başarı arasında ise, ülke ortalamalarında, yaş değerleri oranında ve “İMPEDANCE değerler ortalaması, anlamlı farkın olduğu görülmüştür.

    Bu anlamda yapılan çalışmalarda dünya boks sıralamalarında ülkeler açısından farklılıkların olduğu ancak bu farklı ülkelerin sporcularının fiziksel ve fizyolojik değerleri açısından çok anlamlı bir farklılığın olmadığı tespit edilmiştir12, 13, 16. Bu sonuçlara göre sportif başarıları ile TANITA (Body Fat Monitor) cihazı ile ölçülen fiziksel değerleri açısından sportif başarılarını etkileyecek bir farklılığın bulunmadığını; sportif başarılarını etkileyecek farklı fiziksel değerleri ile teknik ve psikolojik faktörlerin etkili olabileceği düşünülmektedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Kalyon TA, Spor Hekimliği, Gata Basımevi, Ankara,1990.

    2) Zorba E, Ziyagil MA.Sigara İçen/İçmeyen Ve Spor Yapan/Yapmayan Üniversite Öğrencilerinin Bazı Fizyolojik Ve Antropometrik Özelliklerinin Karşılaştırılması. Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1998; 3:1-20.

    3) Tamer K. Çeşitli Koşu Programlarının Aerobik-Anaerobik Güç ve Akciğer Fonksiyonlarına Etkileri ile İlişki Düzeylerinin Belirlenmesi. Performans, 1995; 1: 145-152.

    4) Fox EL, Bowers RW, Foss, M J. The Physiological Basis Of Physical Education and Athletics, Saunders Collegee Publishing, 4Th Edit., USA, 1988: 24-32.

    5) Gale JB, Flynn K. Maximal Oxygen Consumption and Relative Body Fat of High Anility Wrestlers. Med Sci Sports 1974; G 4: 232-234.

    6) Ziyagil MA, Cicioğlu İ, Günay M, Gökdemir K. Farklı Branşlardaki Elit Bayan Sporcuların Fiziksel Ve Fizyolojik Profillerinin Karşılaştırılması. Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Ve Spor Bilimleri Dergisi1998; 3: 9-16.

    7) Viviani F, Baldin F. The Somatotype of Amateur Italian Female Volleyboll Player. Sports Med Phys Fitness 1993; 33:4.

    8) Karalar N. Bilimsel Araştırma Yöntemi Kavramlar, İlkeler, Teknikler, Nobel Yayın Dağıtım, 8. Basım, Ankara,1998

    9) Erselcan T, Candan F, Saruhan S, Ayca T. Comparison of body composition analysis methods in clinical routine. Ann Nutr Metab 2000; 44: 243-248.

    10) Baykul Y. İstatistik Metodlar ve Uygulamaları, Anı Yayıncılık, 2. Baskı, Ankara, 1997.

    11) Çimen O, Cicıoğlu İ, Günay M. Erkek ve Bayan Türk Genç Milli Masa Tenisçilerinin Fiziksel ve Fizyolojik Profilleri. Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1997; 4:7-12.

    12) Beyleroğlu M. Türkiye ve Azerbaycan A Milli Boks Takımlarının Antropometrik ve Fiziksel Yapılarının Karşılaştırılması. Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 1998.

    13) Aydaş F A. Millî Boks Takımı ile Diğer Boksörlerin Seçilmiş Fiziksel Ve Fizyolojik Özelliklerinin Karşılaştırılması. Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 2000.

    14) Koç H, Gökdemir K. Eurofit Test Bataryası ile 14-16 Yaş Grubu Hentbolcuların Bazı Fiziksel Ve Fizyolojik Parametrelerinin Değerlendirilmesi. Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1997; 2: 16-24.

    15) Mcardle Wd. Exercise Physiology Energy Nutrition and Human Performance Lea And Fetsiper, Philadelphia, 1991:85-86.

    16) Çakmakçı O. Türkiye ve Gürcistan A Millî Boks Takımlarının Seçilmiş Fiziksel Özelliklerinin Karşılaştırılması, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2002.

    17) Aydos L, Kürkçü R.13-18 Yaş Grubu Spor Yapan ve Yapmayan Orta Öğrenim Gençliğinin Fiziksel ve Fizyolojik Özelliklerinin Karşılaştırılması. Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1997: 31-39.

    18) Şahin A. Elit Türk taekwondocuların seçilmiş fiziksel parametrelerinin ölçülüp Kore\'li elit taekwondocularla kıyaslanması, Selçuk Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü,Yüksek Lisans Tezi,1999.

    19) Şenel Ö, Atalay N, Çolakoğlu FF. Türk Milli Badminton Takımının Antropometrik, Vücut Kompozisyonu ve Bazı Performans Özellikleri, Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1998; 3: 15-20.

    20) Zorba E, Ziyagil Ma, Erdemli İ. Türk ve Rus Boks Millî Takımlarının Bazı Fizyolojik Kapasite ve Antropometrik Yapılarının Karşılaştırılması, Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi 1999; 1:17-28.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]