ÜGBP'nin patogenezisi henüz tam olarak belirlenmemiştir. Ancak bazı araştırmacılar
9,10,25,26 bunun, bezi yerinde tutan göz kapağı alt bölgesi ile periorbital dokular arasındaki bağ dokunun zayıflığından kaynaklandığını ileri sürmektedir. ÜGBP özellikle Beagle, Pekingese, Cocker Spaniel, Bulldog, Boston Terrier, Neapolitan Mastiff ve Basset Hound gibi ırklarda daha yaygın görülmesi nedeniyle etiyolojisinin genetik kaynaklı olduğu düşünülmektedir
3. Yapılan çalışmada kiraz göz tespit edilen köpeklerin 4 tanesi Kangal (n= 3 erkek, n= 1 dişi), 3 tanesi Alman Puanter (n= 3 erkek), 2 tanesi Napoliten Mastiff (n= 1 erkek, n= 1 dişi), 1 tanesi Beagle (n= 1 erkek) ve 3 tanesi de melez ırk (n= 2 erkek, n= 1 dişi) olarak tespit edildi. Bu lezyonun oluşmasında göz kapağı alt bölgesi ve periorbital dokular arasındaki bağ dokunun zayıflığı ile birlikte, belirli ırk köpeklerde sıklıkla karşılaşılması hastalığın genetik kaynaklı olduğunu düşündürmektedir.
Singh ve ark. 12 kiraz göz tespit ettikleri 14 vakanın 9’nun erkek, 5’nin dişi olduğunu, yaşlarının ise 6 ay ila 2 yıl arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Olguların 10 tanesinde tek taraflı ve 6 vakada sol gözde tespit edildiğini ifade etmişlerdir. Yapılan çalışmada ise; yaşları 3 ay ila 3 yıl arasında değişen köpeklerin 8 tanesinde tek taraflı (%61.54), 5 tanesinde ise çift taraflı (%38.46) olmak üzere toplam 18 göze müdahale edildi. Elde edilen bulgular ÜGBP vakalarının daha çok genç hayvanlarda görüldüğü şeklinde değerlendirilmiştir.
Veteriner cerrahide ÜGBP’nin sağaltımı için birçok teknik bildirilmiştir. Geçmişte yaygın olarak kullanılan yöntemlerden biri bezin kısmi ya da total ekstripasyon yöntemiydi. Prolabe olmuş üçüncü göz kapağı bezinin cerrahi olarak çıkarılmasının gözyaşı üretimini önemli ölçüde azalttığı gerçeği ile yeni cerrahi replasman prosedürleri tanımlanmıştır 1,3,21. Ne yazık ki günümüzde de bazı pratisyen hekimler tarafından kısmi ya da total ekstripasyon yöntemi hala uygulanmaktadır 10.
Prolabe olan bezin yerine yerleştirilmesi amacına yönelik bezin ankorajı veya oluşturulan cep içine yerleştirilmesi gibi iki genel teknik bildirilmiştir. Blogg 27’un orijinal ankoraj tekniği ve bu tekniğin Gross 28 tarafından modifikasyonu, Kaswan ve Martin 29’in orbital kenar ankoraj tekniği ve aynı tekniğin Stanley ve Kaswan 30 tarafından modifikasyonu, Twitchell tekniği 31, Moor 32’un imbrikasyon tekniği ve Morgan 1’ın cep yöntemi gibi birçok operatif yöntem geliştirilmiştir.
Yapılan çalışmada karşılaşılan vakaların tümü Morgan cep yöntemi uygulanarak sağaltılmıştır. Bu amaçla prolabe bezin alt ve üstüne 15 numara bistüri ucu ile iki paralel ensizyon oluşturuldu. İlk ve son düğümlerin konjuktival yüzeyde kalmasına dikkat edilerek oluşturulan ensizyon hatları 5/0 vicryl kullanılarak sürekli dikişlerle kapatılarak prolabe bez yerine yerleştirildi.
Araştırmacılar 8,23 gözyaşı filminin göz küresi, korneal yüzey ve göz kapağı konjonktival dokularının bakım ve bütünlüğüne yardımcı olduğunu bu nedenle bezin total ekstripasyonunun köpeklerde iyatrojenik keratokonjonktivit sika'nın bildirilen nedenlerinden biri olduğunu ifade etmişlerdir. Yapılan çeşitli çalışmalarda üçüncü göz kapağı bezinin cerrahi olarak çıkarılmasının Schirmer gözyaşı test değerlerinin %29-57 oranında azalmasına neden olduğunu göstermiştir. Bezin çıkarılmasının, köpeklerde KKS'nin gelişme olasılığını % 42.8 arttırmakta ve KKS'ya duyarlı olan birçok ırkta daha da ciddi olmaktadır 20.
Kiraz göz şikayeti ile getirilen vakaların, yapılan klinik muayenelerinde 5 vakada KKS, 4 vakada gözyaşı kalite ve miktarında azalma, 2 vakada entropion ve 2 vakada da ektropion gibi ek göz sorunlarıyla da karşılaşıldı. Gözyaşı fonksiyonunun değerlendirilmesi Schirmer test I kullanılarak yapıldı. Dört köpekte gözyaşı miktarının ortalam 7 mm/dakika (6-8 mm/dk) olduğu görüldü. Beş vakada ise göz yaşı miktarında azalma ile birlikte (0-5 mm/dk) mukopurulent KKS, korneal yangı, ülserasyon ve pigmentasyonda durumları da tespit edildi. Vakaların postoperatif yapılan kontrollerinde ise gözyaşı miktarının normal sınırlarda (14-24 mm/dk) olduğu görüldü.
Bu nedenle, bezin Morgan cep tekniği ile cerrahi olarak yeniden konumlandırılması tercih edilmektedir 11. Kelawala ve ark. 21 bezin cerrahi olarak yeniden konumlandırılmasının kolay ve daha az komplikasyon ile daha büyük bir başarı oranına sahip olduğunu bildirmişlerdir. Ayrıca üçüncü göz kapağı bezinin kanallarını etkilemediğini vurgulamışlardır. Bu nedenle başarı oranı ve müşteri memnuniyeti dikkate alındığında, köpeklerde ÜGBP yeniden konumlandırılması için bu tekniği önermişlerdir.
Yapılan bu çalışmada olguların sadece birinde postoperatif onuncu günde yapılan kontrollerde olgunun nüks ettiği görüldü. Hayvan sahibinin koruyucu amaçla uygulanan Elizabeth yakalığını operasyondan 3 gün sonra, çıkartması neticesinde hayvanın kendisine zarar vermesi sonucunda oluştuğu tespit edildi. Bunun dışında her hangi bir komplikasyonla karşılaşılmadı.
Sonuç olarak; bazı köpek ırklarında sık karşılaşılan ÜGBP vakalarının sağaltımında Morgan cep yönteminin uygulamasının kolay ve etkili olduğu kanısına varılmıştır.