Benzo(a)piren (3,4-benzopyrene, BaP), polisiklik aromatik hidrokarbon (PAH) sınıfında yer alan, çevresel ve endüstriyel kirlenmede önemli role sahip, toksik etkili bir maddedir. Bu madde immun sistemi baskılayıcı ve canlıların farklı dokularında güçlü kanser yapabilme yeteneğine sahiptir. BaP diyette, çalışma ortamlarında, sigara dumanında ve çevrede yaygın olarak bulunur
1. BaP’a maruz kalma, özellikle bu maddeyle bulaşık gıda ve suların alınması veya kirli havada ve sigara dumanında bulunan partiküllerin inhalasyonu yoluyla olmaktadır
2,3.
Ratlarda BaP’ın ağız yoluyla alınmasından kısa süre sonra (1-3 saat) dokulara yayılma başlamaktadır ve bu yayılma en fazla karaciğerde, daha az oranda ise akciğer, böbrek ve beyin dokusunda olmaktadır. Ayrıca BaP’ın kan beyin engelini kolayca geçtiği ifade edilmektedir 4-7. BaP, membran lipitleriyle reaksiyona girerek, ya süperoksit radikal seviyesindeki artışın ya da serbest radikal temizleyicilerinin ortadan kaldırılmasının bir sonucu olarak lipit peroksidasyonunda artışa neden olur 5,8,9. BaP’ın biyolojik sistemlerde serbest radikaller oluşturmak suretiyle normal hücrenin işleyişini bozduğu ve akciğer kanseri başta olmak üzere çok sayıda kanser türüne neden olduğu belirtilmektedir 5,10,11. Yeni doğan farelerin yaşamlarının ilk 15 gününde karın zarlarına ve deri altlarına BaP ve diğer PAH’lar enjekte edildiğinde altı ay içerisinde akciğer ve karaciğer tümörleri görülmüştür 12,13.
BaP’ın tümör oluşturma etkisi E vitamini ve selenyum (Se) gibi antioksidanlar tarafından inhibe edilebilir. Antioksidanların bu etkilerini hidrokarbonların in vivo olarak kanserojen epoksitlere ve/veya diğer elektrofilik ürünlere dönüşümünü engelleyerek gösterdikleri belirtilmektedir 14.
E vitamininin en önemli fonksiyonu, biyolojik sistemlerde zincir kırıcı bir antioksidan olarak serbest radikal reaksiyonlarının yayılmasını önlemesi ve hücreleri lipit peroksidasyonuna (LPO) karşı korumasıdır 5,15-17. Serbest radikallerin oluşturduğu LPO nedeniyle hücrelerin biyomoleküllerinde inhibisyon ve fonksiyon bozuklukları oluşur. Bunun sonucunda DNA hasarı gerçekleşir. E vitamininin, genotoksik etkili serbest radikallerle reaksiyona girerek, serbest radikalleri temizlediği ve böylece hücre membranını stabilize ettiği belirtilmiştir. E vitamini, hücrede gerçekleşen 35 oksidasyon-redüksiyon olaylarında etkilidir. Etkisini, tümör gelişimine neden olan aktif kanserojen maddelerin DNA’ya bağlanmasını ve kromozomlarda oluşturduğu kötü etkileri inhibe ederek gösterir 18. E vitamini Se metabolizmasında da önemli rol oynar. Se, E vitamininin lipoproteinler içinde tutulmasına yardımcı olur. E vitamini ise Se’un organizmadan kaybını önleyerek veya onu aktif şekilde tutarak Se ihtiyacını azaltır 19,20.
Se, insan ve hayvanların normal gelişimini sürdürebilmeleri için gerekli olan, esansiyel iz elementlerden biridir. Vücudun en önemli antioksidan enzimi olan glutatyon peroksidazın (GSH-Px) bir komponentidir. Se biyolojik bir siklusla topraktan bitkilere, hayvanlara, insanlara geçer. Organizmada eser miktarda bulunduğu için dışardan alınması gerekmektedir 21. Emilen Se plazma proteinlerine bağlanarak taşınır ve ulaştığı dokuların yapısına girer. Plazma proteinlerine bağlanarak kemik, saçları içine alan tüm vücut dokularına özellikle de böbrek, karaciğer, kalp, pankreas dokularına ayrıca süt proteinlerine, alyuvar ve akyuvarlara taşınmaktadır 21,22. Se, GSH-Px’in bir komponenti olması nedeniyle, lipitlerin oksidasyonu sonucunda oluşan peroksitlerin yıkımlanmasında önemli rol oynar. Böylece, hücre zarlarının bütünlüğünün sağlanması ve korunmasında etkin fizyolojik bir görev üstlenir 22-24. Sıçanlarda Se eksikliği sonucu karaciğer nekrozu, testislerde dejenerasyon, gelişmede yavaşlama, böbreklerde tubüler dejenerasyonlar şekillenmektedir. Se yetersizliği nedeniyle, özellikle genç hayvanlarda meydana gelen bozukluklardan biri de beyaz kas hastalığıdır 25. Se birçok biyolojik işlemde rol oynamasının yanı sıra 26, pankreasın bütünlüğünü koruyarak yağ sindiriminin düzenli olmasını sağlar. E vitamininin kan plazmasında tutulmasına yardımcı olur. Serbest radikalleri suya dönüştürerek E vitamininin kullanımını azaltır. Se’un bu etkileri E vitamini ihtiyaçlarını olumlu yönde etkilemektedir 27-29. Özellikle de E vitamini ve Se serbest radikallerin elimine edilmesinde önemli görevler üstlenmektedir 30-32. Ayrıca yeterli düzeydeki Se, hücre proliferasyonunu ve benzer etki mekanizmasıyla protein sentezinin azalmasını önlemektedir 33.
Bu projede benzo(a)piren uygulanan ratlarda E vitamini ve Se biyokimyasal parametreler üzerine olan etkileri araştırılmıştır.