[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Veteriner Dergisi
2006, Cilt 20, Sayı 3, Sayfa(lar) 167-172
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
ÜRTİKER SEMPTOMLU ATLARDA PLAZMA ALKALEN FOSFATAZ, ASPARTAT AMİNO TRANSFERAZ, LAKTAT DEHİDROGENAZ, GAMA GLUTAMİL TRANSFERAZ, TOTAL PROTEİN, ALBUMİN VE LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYLERİ
Ömer KIZIL1, Meltem KIZIL2
1Fırat Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Elazığ – TÜRKİYE
2Fırat Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Fizyoloji Anabilim Dalı, Elazığ – TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: At, Ürtiker, Biyokimyasal Parametreler, Lipid Peroksidasyon
Özet
Bu çalışmanın amacı, urtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve tedavi sonrası dönemde alkalen fosfataz (AP), aspartat amino transferaz (AST), laktat dehidrogenaz (LDH), gama glutamil transferaz (GGT), total protein (TP) ve albumin (ALB) gibi bazı biyokimyasal parametreler ile lipid peroksidasyon düzeylerini belirlemekti.

Çalışmada ürtiker semptomlu 17 adet İngiliz atı kullanılmıştır. Tüm atların vena jugularislerinden vacutainer tüplere kan örnekleri alınmış, santrifüj edilerek plazmaları çıkarılmış ve kullanılıncaya kadar -20 ºC’de saklanmıştır. Plazma biyokimyasal parametreleri ticari test kitleri kullanılarak otoanalizörle ölçülmüştür. Lipid peroksidasyon düzeyleri ise Placer’in metodu kullanılarak saptanmıştır.

Tedavi öncesi ve sonrası dönem arasında AP, AST, LDH, GGT, TP ve ALB düzeyleri bakımından istatistiksel bir önem saptanmazken, lipid peroksidasyon düzeyleri bakımından istatistiksel önemlilik saptanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Ürtiker, atların deri ve mukozal membranlarında fokal şişkinliklerle karakterize nodüler bir deri hastalığıdır. En yaygın nedeni tip-I aşırı duyarlılık reaksiyonu olmakla beraber basınca maruz kalma, fiziksel travmalar, ısı, ultraviole ışınlar, egzersiz, yarış öncesi stres, aşılamalar, paraziter ilaç uygulamaları, çeşitli bitki ve yem maddeleri de oluşumunda etkili olmaktadır 1-3. Özellikle fiziksel nedenlerden oluşan ürtikerde, derinin dış uyarılara karşı duyarlı hale gelmesindeki temel biyokimyasal etmen olarak, antioksidanlar ile peroksidasyona uğrayabilen bileşikler arasındaki dengenin bozulması işaret edilmektedir 4. Aynı zamanda yangı mediatörlerinin serbestleşmesi antioksidant düzeylerdeki değişimle alakalı olabilir 5. Ürtikerin meydana gelişinde ırk, cinsiyet ve yaş ayrımı yoktur. Lezyonlar aniden veya yavaş şekilde gelişerek lokal veya genel bir dağılım gösterebilir 6. Oluşan ödemlerin çapı genel olarak 1-10 cm arasında olup 3, bazı olaylarda kaşıntılı bazı olaylarda ise kaşıntısız lezyonlar şeklindedir. Çoğu vakada lezyonlar 24 saat içerisinde gerileme gösterirken bazı durumlarda kalıcı lezyonlar da gözlenebilmektedir 7,8. Tedavide asıl olan etmeni bulup ortadan kaldırmaktır, fakat çoğu vakada bu mümkün olamadığından tedavi amacıyla kortikosteroidler ve antihistaminik ilaçlar kullanılmaktadır 9,10. Hastalık nedeniyle oluşan kaşıntı ve diğer lezyonlar hayvanın kullanım amacını olumsuz etkilemektedir 11.

    AP çoğu türde intra ve ekstrahepatik safra kanalı tıkanıklıklarının belirlenmesinde ve büyük hayvanlarda özelliklede atlarda karaciğer ve safra kanalı hastalıklarının değerlendirilmesinde oldukça faydalı bir enzimdir 12. AST çoğu dokuda mevcut olduğundan organ spesifik bir enzim değildir ve bir hastalık durumunda organ spesifik enzimlerle beraber değerlendirilmelidir 12,13. LDH’ın artan değerleri genel olarak yoğun ve yorucu egzersize işaret etmektedir 13. GGT büyük hayvanlarda başlıca hepatobilier sistem hastalıkları ve kolestazisi belirlemede kullanılan bir enzimdir 14. Genel olarak bu enzimlerin düzeylerindeki artış akut hepatik hasara yanıt olarak oluşmaktadır 15,16. Plazma TP konsantrasyonlarındaki artışlar genel olarak dehidrasyonla ilişkilidir 3. Malabsorbsiyon veya maldigesyon durumu gelişen atlarda gıdasal proteinlerin emilme yeteneğindeki azalmalardan dolayı hypoproteinemi gelişebilir 2.

    Bir kaynakta 2 tam kan sayımı ve kan biyokimyasal analizlerinin teşhiste fazla önemli olmadığı bildirilmiş olmasına rağmen bu çalışmada tedavi öncesi ve sonrası dönem arasında bazı biyokimyasal parametrelerin ve organizmayı stres altında bırakan her durumda düzeyleri artan lipid peroksidasyonun nasıl değişim gösterdiğini belirlemek amaçlanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Bu çalışmanın materyalini Ankara bölgesindeki binicilik klüpleri bünyesindeki, aynı bakım, besleme ve çevre koşullarında bulunan, yaşları 4-11 arasında değişen ve klinik olarak ürtiker teşhisi konulmuş 17 adet İngiliz atı oluşturmuştur. Tüm hayvanlara yem maddesi olarak arpa, yulaf, pelet yem, saman ve ad libitum olarak su verildiği öğrenilmiştir. Ürtiker saptanan atlara diğer atlardan farklı herhangi bir uygulama yapılmamıştır. Hastalığın teşhisi, hayvanların vücutlarında aniden şekillenen çeşitli boyutlardaki ödemli lezyonlara bakılarak klinik olarak yapılmıştır. Asıl hastalık nedeni saptanamadığından tedavi amacıyla glikokortoidler (*Devan, 5 mg/100 kg c.a. dozunda) ve antihistaminikler (**Histavet, 1-2 mg/kg c.a. dozunda) kullanılmış ve tedaviden olumlu yanıt alınmıştır.

    Tedavi öncesi ve sonrası iyileşme döneminde plazmadaki AP, AST, LDH, GGT, TP, ALB ve Lipid peroksidasyon (MDA, malondialdehide) düzeylerini saptamak amacıyla hayvanların V. jugularis’lerinden antikoagulantlı kan örnekleri alınmış, 3000 rpm’de santrifüj edilerek plazmaları çıkarılmış ve kullanılıncaya kadar -20ºC’de saklanmıştır.

    Biyokimyasal analizler ticari test kitleri kullanılarak otoanalizör yardımıyla (Bio Clinica, Advia 1650) ve Lipid Peroksidasyon durumu Placer ve ark 17’nın kullandıkları metoda göre yapılmıştır.

    SPSS Ms Windows Release 10.0 programı yardımıyla, elde edilen bulguların bağımlı t-testi kullanılarak istatistiksel önemlilikleri saptanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Ürtiker semptomlu tüm atların vücutlarında yaygın olarak değişik büyüklüklerde ödemli lezyonlara rastlanmıştır. Klinik olarak kalp ve solunum frekansları, vücut ısıları ve genel durumlarında herhangi bir bozukluğa rastlanılmamıştır.

    Tedavi öncesi ve sonrası iyileşme döneminde plazmadaki AP, AST, LDH, GGT, TP, ALB ve MDA düzeyleri ile bu bulguların istatistiksel önemlilikleri grafiksel olarak gösterilmiştir (Şekil 1-7).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki AP düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki AST düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki LDH düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki GGT düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 5: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki T. Protein düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 6: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki Albumin düzeyleri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 7: Ürtiker semptomlu atlarda tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazmadaki Malondialdehyde düzeyleri. Her iki dönem arasında (a, b) istatistiksel önem (p<0.05) saptanmıştır.

    Plazmadaki AP, AST, LDH, GGT, TP ve ALB düzeyleri bakımından tedavi öncesi ve sonrası dönemde herhangi bir önem saptanmazken, MDA düzeyleri bakımından önemlilik saptanmıştır (p<0.05).

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Yapılan araştırmalarda genel olarak Safkan yarış atları 18-21, Yarım kan yarış atları 22-25, üç günlük yarışma atları 26 ve endurans atlarında 27-29 strese maruz kalma ve egzersize bağlı olarak fizyolojik, biyokimyasal ve lipid peroksidasyon durumunun belirlenmesine yönelik çalışmalara rastlanılmıştır. Buradan yola çıkarak ürtiker semptomlu atlarda bazı biyokimyasal parametreler ile lipid peroksidasyonun nasıl etkilendiği araştırılmaya çalışılmıştır.

    Çalışma sonuçlarına bakıldığında tedavi öncesi ve sonrası dönemde plazma AP, AST, LDH, GGT, TP ve ALB düzeyleri bakımından istatistiksel bir önem olmadığı görülmektedir. Bu durum dikkate alındığında ürtikerin metobolizmayı fazla etkilemediğini söyleyebiliriz. Bu bulgular aynı zamanda ürtikerde kan biyokimyasının pek etkilenmediğini ifade eden bildirilmede 2 uyumlu bulunmuştur.

    Plazmada MDA konsantrasyonunun artması lipid peroksidasyonun bir göstergesi olup vücutta artan oksidatif strese işaret etmektedir 30-32. Oksidatif ajanlar hücre tamponları ve enzimatik savunma yeteneğini aştığında güçlü sitotoksik oksidatif stres oluşur 33,34. Derinin ultraviole ışınlara maruz kalması, mekanik veya fiziksel travma durumlarında reaktif oksijen türleri olarak adlandırılan oksidan maddelerin üretimi artarken, enzimsel ve enzimsel olmayan antioksidan düzeyleri azalmaktadır 35.

    Plazma MDA düzeylerine bakıldığında tedavi öncesi dönemle (1.80 ± 0.23) sonrası dönem arasında (1.54 ±0.34) istatistiksel önemin olduğu (p<0.05) anlaşılmaktadır. Bu durum, hastalık sırasında gelişen oksidatif stresle alakalıdır. Her ne kadar atlarla ilgili olmasa da, kronik idiopatik ürtikerli insanlarda yapılan bir çalışmada 36, lipid peroksidasyonun belirleyicisi olarak süper oksit dismutaz (SOD), glutatiyon (GSH) ve MDA aktiviteleri araştırılmış ve hasta insanlarda sağlıklı insanlara oranla belirgin artışlar saptanmıştır. Kortikosteroid preparatları antienflamatuvar ve immunospressif özelliklere sahip olup çeşitli alerjik olaylarda yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Fakat aşırı duyarlılık reaksiyonları da oluşturabilirler 37. Hastalıklı dönemde ürtikerli atlardan kan örnekleri alındıktan sonra hemen tedaviye başlanılmış, tedavi amacıyla glikokortikoid ve antihistaminik ilaçlar uygulanmıştır. Atlarla ilgili bir çalışmaya rastlanılmamasına rağmen, glikokortikoid uygulanmasının rat ve tavukların doku ve plazma MDA düzeylerini arttırdığı ifade edilmiştir 38,39. Yaptığımız çalışmada, tedavi öncesi hastalıklı dönemde yüksek malondialdehid düzeyleri saptanmıştır. Bu durum hastalık sırasında oksidatif stresin geliştiğinin ve oksidan düzeylerinin arttığının bir göstergesi olarak kabul edilebilir.

    Sonuç olarak; ürtiker durumlarında ve özellikle de genel durum bozukluğunun şekillenmediği olaylarda AP, AST, LDH, GGT, TP ve ALB gibi biyokimyasal analizlerin, hastalıklı dönem ve iyileşme dönemleri arasında farklılık saptanamadığından, teşhiste pek faydalı olmayacağı, ancak hastalıklı dönemde yüksek düzeyde saptanan MDA düzeylerinin gelişen oksidatif stresin yoğunluğunun saptanması açısından önemli bir kriter olduğu kanısındayız.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Logas DB, Barbat JL. Inflamatory, infectious, and immune disease. In: Colohan PT (Editor). Equine Medicine and Surgery, St. Louis, Mosby year book 1999: 868-1873.

    2) Morıello KA, Deboer D, Semrad SD. Disease of the skin. In: Reed SM (Editor). Equine Internal Medicine, Philadelphia, W.B. Saunders 1998: 13, 557.

    3) Vogelnest L, Mueller RS. Dermatology. In: Rose RJ (Editor), Manuel of Equine Practice, Second Edition, Philadelphia, W.B. Saunders 2000: 500.

    4) Briganti S, Cristaudo A, D’Argento V, et al. Oxidative stres in physical urticarias. Clin Exp Dermatol 2001: 284-288.

    5) Luger TA, Beissert S, Schwarz T. The epidermal cytokine network. In: Bos D. (Editor). Skin Immune System, Boca Raton, CRC Press 1997: 271-310.

    6) Evans AG. Recurrent urticaria due to inhaled allergend. In: Robınson NE (Editor) Current Therapy in Equine Medicine, Philadelphia, W.B. Saunders, Second Edition 1986: 619-621.

    7) Jose-Cunilleras E, Kohn CW, Hillier A, Saville WJ, Lorch G. Intradermal testing in healthy horses and horses with chronic obstructive pulmonary disease, recurrent urticaria or allergic dermatitis. J Am Vet Med Assoc 2001; 219: 1115-1121.

    8) Scot DW, Mıller WH. Equine Dermatology. St Louis, W.B. Saunders, 2003: 422-427.

    9) Baulvelt A, Hwang ST, Udey MC. II. allergic and immunologic disease of the skin. J Allerg Clin Immunol 2003; 111: 560-570.

    10) Zuberbıer T. Urticaria. Allergy 2003; 58: 1224-1234.

    11) Rufenacht S, Martı E, von Tscharner C, et al. Immunoglobuline E-bearing cells and mast cells in skin biopsies of horses with urticaria. Vet Dermatol 2005; 16: 94-101.

    12) Dıvers TJ. Liver disease and liver failure in horses. Procc 29 th Ann Conv Am Assoc Equine Pract 1983: 213.

    13) Bernard W, Dıvers TJ, Zıemer E. Isoenzyme 5 of lactate dehidrogenase as an indicator of equine hepatocelluler disease. Vet Clin Pathol 1998; 17: 19.

    14) Engelkıng LR, Paradıs MR. Evaluation of hepatobiliary disease in the horse. In: Doxey DL (Editor) Clinical Pathology and Diagnostic Procedures, Philadelphia, W.B. Saunders, 1987: 563.

    15) Duncan JR, Prasse KW. Veterinary Laboratory Medicine, Ames, Iowa State University Press, 1986: 121-132.

    16) Reed S, Andrews FM. The biochemical evaluation of liver function in the horse. Proc 32 nd Ann Conv Am Assoc Equine Pract 1986: 81.

    17) Placer AZ, Linda LC, Johnson B. Estamination of Product of Lipid Peroxidation (Malonly Dialdehyde) in Biochemical Systems. Anal Biochem 1966; 16: 359-364.

    18) Harıs DB, Harıs RC, Wılson AM, Goodship A. ATP loss with exercise in muscle fibres of the gluteus medius of the througbred horse. Res Vet Sci 1997; 63: 231-237.

    19) Mılls PC, Smıth NC, Casas I, et al. Effect of exercise intensity and environmental stres on indices of oxidative stres and iron homeostasis during exercise in the horse. Eurn J Appl Physiol 1996; 74: 60-66.

    20) Ono K, Inuı K, Hasegawa T,et al. The changes of antioxidative enzyme activities in equine erythrocytes following exercise. Nippon Juigaku Zasshi 1990; 52: 759-765.

    21) Snow DH, Harıs RC, Gash SP. Metabolic response of equine muscle to intermittent maximal exercise. J Am Vet Physiol 1985; 58: 1689-1697.

    22) Art T, Votron D, Lekeux P. Physiological measurements in horses after strenuous exercise in hot, humid conditions. Equine Vet J Suppl 1995; 20: 120-124.

    23) Avellını L, Sılvestrellı M, Gaıtı A. Training-induced modifications in some biochemical defences against free radical in equine erythrocytes. Vet Res Commun 1995; 19: 179-184.

    24) Kenan DM. Changes of plasma uric acid levels in horses after galloping. Res Vet Sci 1978; 25: 127-128.

    25) Rose RJ, Hodgson DR, Jampson D, Stewart J, Chan W. Responses to submaximal treadmill exercise and training in the horse: changes in haemotology, arterial blood gas and acid base measurements, plasma biochemical values and heart rate. Vet Rec 1983; 113: 612-618.

    26) Wıllıamson LH, Andrews FM, Maykuth PL, White SL, Green EM. Biochemical changes in three day- event horses at the beginning, middle and end of phase C and after phase D. Equine Vet J Suppl 1996; 22: 92-98.

    27) Deldar A, Fregın FG, Bloom JC, Dovanıpour Z: Changes in selected biochemical constituents of blood collected from horses participating in a 160 km endurance ride. Aust Vet J 1982; 43: 2239-2243

    28) Lucke JN, Hall GM. Long distance exercise in the horse: Golden Horseshoe Ride 1978. Vet Rec 1980; 106: 405-407.

    29) Rose RJ, Purdue RA, Hensley W. Plasma biochemistry alterations in horses during an endurance ride. Equine Vet J 1977; 9: 122-126.

    30) Freeman BA, Crapo JD. Free radicals and tissue injury. Lab Invest 1982; 47: 412-425.

    31) Hallıwel B, Chrica S. Lipid peroxidation. Its mechanism measurements and significance. Am J Clin Nutr 1999; 57 (supp): 715-725.

    32) Kowalczuk K, Stryjecka-Zımmer M. The influence of oxidative stres on the level of malondialdehyde (MDA) in different areas of the rabbit brain. Ann Uni Mariae Curie Sklodowska (med) 2002; 57 (2): 160-164.

    33) Allen RG, Tresini M. Oxidative stress and gene regulation. Free Rad Biol Med 2000; 28: 463-499.

    34) Marlin DJ, Fenn K, Smith N,et al. Changes in circulatory antioxidant status in horses during prolonged exercise. Waltham International Symposium: Pet nutrition, Am Soc Nutr Sci 2002; 1622-1627.

    35) Picardo M, Passi S. Free radicals. In: Bos D (Editor). Skin Immune System, Boca Raton, CRC Press, 1997; 207-226.

    36) Raho G, Cassano N, D’Argento V, Vena GA, Zanotti F. Over-expression of Mn-Superoxide dismutase as a marker of oxidative stress in lesional skin of chronic idiopathic urticaria. Clin Exp Dermatol 2003; 28(3): 318-320.

    37) Peng YS, Shyur SD, Lin HY, Wang CY. Steroid allergy: report of two cases. J Microbiol Immunol Infect 2001; 34 (2): 150-154.

    38) Beytut E. İçme sularına E vitamini ve Selenyum ilave edilen ratlarda yüksek dozda kortizol verilmesinin oksidan ve antioksidan sistem üzerine etkileri. Doktora Tezi, Elazığ: Fırat Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2000.

    39) Lee JW, Iwatsuru M, Nihigori H. Alteration of activities of hepatic antioxidant defence enzymes in developing chick embryo after glukokortikoid administration. A-factor produce some adverse effects. J Pharm Pharmacol 1998; 50(6): 655-666.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]