Bu çalışmada, kanatlıların barındıkları ortamlarda meydana gelen gürültünün oluşturduğu olumsuz etkileri engellemek amacı ile hazırlanan bitkisel yağ karışımının hem antioksidan hem sindirim enzimlerini uyarıcı etkilerinden faydalanarak hayvansal üretimi arttırmak amaçlanmıştır.
Çalışmada, oluşturulan gürültünün olumsuz etkilerini önlemek amacı ile yeme katılan bitkisel yağ karışımının canlı ağırlık üzerine bir etkisinin olmadığı belirlenmiştir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar birden çok esansiyel yağdan oluşan esansiyel yağ karışımlarının yumurtacı bıldırcınlarda 21 ve yumurta tavuklarında 22 canlı ağırlığı etkilemediğini bildiren çalışma sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Yem tüketimi bakımından 8-14 ve 15-21. günler dışında kalan haftalarda gruplar arasında istatistiksel olarak bir farklılık elde edilememiştir. Esansiyel yağlar kullanılarak yapılan çalışmalarda, bu yağların yem tüketimini farklı şekilde etkilediği belirlenmiştir. Nitekim bu çalışmada olduğu gibi Akbarian ve ark. 23 sıcaklık stresine maruz bırakılan etlik piliçlerde, bitiş yemlerine 200 ve 400 mg/kg oranında portakal kabuğu ekstraktı ilavesinin piliçlerin yem tüketimi üzerine önemli düzeyde etkili olmadığını saptamışlardır. Yemden yararlanma oranı bakımından tüm haftalarda istatistiksel olarak önemli farklılıklar belirlenmiştir. 1-56. günler arasındaki değerler kontrol edildiğinde en iyi yemden yararlanma oranı kapsül grubunda (3.48) belirlenirken en kötü yemden yararlanma oranı pozitif kontrol gurubunda (4.52) tespit edilmiştir. Bitki ekstraktlarının intestinal ve pankreatik lipaz aktivitelerini artırması 24 ve sindirimi uyarıcı etkiye sahip olmalarından 25 dolayı yemden yararlanmayı iyileştirdiği bildirilmektedir. Bu çalışmada elde edilen sonuçlar, bazı çalışma bulguları ile uyumlu iken 26,27, bazıları ile farklılık göstermiştir 28,29. Bu farklılıklar; çalışmada kullanılan bitkisel yağların elde edildikleri bitkinin familyasına yetiştiği toprağın kimyasal özelliklerine ve yağın elde edilmesi sırasında uygulanan yöntem nedeni ile içeriğindeki aktif bileşiklerin düzeylerinin değişebilmesinden kaynaklanabileceği kanaatindeyiz.
Yumurta verimi bakımından gruplar arasında ilk hafta hariç diğer tüm haftalarda istatistiksel olarak farklılık tespit edilmiştir. Elli altı günlük ortalamaya bakıldığında yumurta verimi, en yüksek kapsül grubunda %68.02, en düşük pozitif kontrol grubunda %52.25 belirlenmiştir. Nitekim Çabuk ve ark. 30 bıldırcın karma yemlerine bitkisel yağ karışımı (kekik yağı, defne yaprağı yağı, adaçayı yaprağı yağı, mersin yaprağı yağı, rezene tohumu yağı ve turunçgil kabuğu yağı) ilave ederek yaptıkları çalışmada, bitkisel yağ karışımının yumurta verimini arttırdığını saptamışlardır. Mevcut bilimsel veriler, esansiyel yağ karışımlarının sindirim enzimi aktivitesini, gastrointestinal mikroflorayı ve bağırsak morfolojisini geliştirebildiğini, böylece besinlerin sindirimini ve emilimini arttırarak yumurta veriminin artmasını desteklediğini ileri sürmektedir 31,32.
Yumurta kabuk ağırlığı bakımından en yüksek değer 0.89 g ile negatif kontrol grubunda tespit edilmiştir. Gürültü stresinin yumurta kabuk ağırlığını etkilediği ancak kullanılan katkı maddesinin yumurta kabuk ağırlığı üzerine herhangi bir etkisinin olmadığı yapılan çalışma sonucunda ortaya konulmuştur. En düşük kabuk oranı % 7.66 ile pozitif kontrol grubunda belirlenmiştir. Bu durum bitkisel yağ karışımı içerisinde bulunan portakal kabuğu yağının yapısında yer alan askorbik asidin böbreklerde kalsitrol üretimini arttırmasına bağlı olarak bağırsaktan emilen kalsiyum düzeyindeki artış ile ilişkilendirilebilir 33. Kullanılan katkı maddesi ak yüksekliğini arttırmıştır. Benzer şekilde yapılan başka çalışmalarda, karma yeme ilave bitkisel yağların yumurta ak yüksekliğini arttırdığı belirlenmiştir 29,34. Ak uzunluğu, kullanılan bitkisel yağ karışımının etkisi ile artmıştır. Denli ve ark. 21 bıldırcınlarda 1 g/kg çörek otu verilen grupta yumurta albumin uzunluğu değerlerini daha yüksek bulmuşlardır. Haugh birimi üzerine karma yeme ilave edilen bitkisel yağ karışımının etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Haugh birimi yumurtanın tazelik göstergesi olarak bilinmektedir. Yumurtanın raf ömrü ile ilişkilidir. Bu parametredeki iyileşme, esansiyel yağ desteğinin raf ömrünü uzatarak yumurta kalitesini artırabileceğini göstermektedir. Haugh birimi ile ilgili bu araştırmada elde edilen sonuçları destekler nitelikte çalışmalar 29,35 bulunurken kullanılan esansiyel yağların haugh birimi üzerine herhangi bir etki göstermediğini ifade eden bildirişlerde bulunmaktadır 36,37. Yumurta sarısı yüksekliği negatif kontrol grubunda diğer gruplardan daha yüksek düzeyde tespit edilmiştir. Bu çalışmanın aksine kullanılan bitkisel yağların etki etmediği 38 veya pozitif yönde etkisi olduğu 29 yönünde çalışmalar bulunmaktadır. Bu durumun yemlere katılan uçucu yağ bileşenlerinin çeşit ve düzeylerindeki farklılıktan kaynaklandığı düşünülmektedir. Yumurta sarı rengi bakımından en yüksek değer kapsül grubunda elde edilmiştir. Bu durum kullanılan bitkisel yağ karışımında bulunan portakal kabuğu yağına bağlanılabilir. Çünkü yumurta sarısının rengi karma yemlerdeki karotenoid pigmentlerden etkilenmektedir. Ksantofil kanatlı yemlerine doğal veya sentetik olarak katılan bir pigment maddesidir ve portakal kabuğunda yüksek düzeyde bulunmaktadır 39.
Glikoz düzeyleri incelendiğinde, gürültü stresinin etkisi ile kan glikoz düzeyinin yükseldiği tespit edilmiştir. Stres faktörleri organizmada merkezi sinir sisteminin uyarılmasına ve sempatik sinir sistemi yolu ile katekolaminler (epinefrin, norepinefrin) ve adrenal medulla hormonlarının serbest bırakılmasına neden olurlar. Bunun sonucunda glikoneogenezis yolu ile glikoz vücutta depo edildikleri yerlerden harekete geçirilir. Bu şekilde elde edilen enerji sayesinde hayvanlar stresin etkisinden kurtulmaya çalışırlar 40. Bu çalışmada gürültü uygulanan gruplardaki kan glikoz düzeyinin yüksekliğini bu mekanizma ile ilişkilendirilebiliriz. Bitkisel yağlar ile yapılan çalışmalardan, bitkisel yağ ilavesinin glikoz düzeyini azalttığı 28,41, herhangi bir etkisinin olmadığı 42,43 ya da glikoz düzeyini arttırdığı 44 yönünde bildirimler mevcuttur. Kolesterol düzeyleri de gürültü stresinin etkisi ile yükselmiştir. Gürültü stresinin neden olduğu kolesterol yüksekliği yukarıda glikoz yüksekliğinde anlatılan mekanizma ile ilişkilendirilebilir. Çünkü stresten kurtulmak amacı ile enerji üretimi için kullanılan glikozun fazlası vücut tarafından kullanılmadığından sonunda yağ asitleri ve kolesterole dönüştürülmektedir. Trigliserit düzeyi bitkisel yağ ilave edilen gruplarda daha düşük düzeyde tespit edilmiştir. Bu çalışmada elde edilen bulgular bitkisel yağ ilave edilerek yapılan çalışmalardan 28,41 elde edilen bulgular ile uyum halindedir. Ürik asit düzeyi (Tablo 5) en düşük negatif kontrol grubunda belirlenmiştir. Bu durum kronik stres durumunda enerjiye duyulan ihtiyaç ile açıklanabilir. Enerji ihtiyacının karbonhidratların yıkılmasından yeterli düzeyde karşılanamadığı durumlarda proteinler yıkılmakta bunun sonucunda glutamin, aspartik asit ve glisin oluşmakta, bunlarında birbirlerine bağlanması ile pürin ve sonuçta ürik asit şekillenmektedir 45.
Bu çalışmada kuru madde, ham protein ve ham yağ sindirilme dereceleri üzerine kullanılan bitkisel yağ karışımının pozitif yönde etkisi olmuştur. Bu durum uçucu yağların sindirim salgılarını uyararak ve enzim aktivitesini arttırarak bağırsakların işlevlerini etkilemesi ile açıklanabilir 46.
Gürültü stresine maruz kalan gruplarda, plazma, karaciğer ve kalpteki MDA düzeyleri yükselmiştir. Mikrokapsulasyon yöntemi ile stabilize edilen bitkisel yağ karışımının ilave edildiği kapsül grubunda karaciğer ve kalp dokusundaki MDA düzeyi zeolit ve pozitif kontrol grubuna göre istatistiksel olarak önemli düzeyde düşük bulunmuştur. Bu durum gürültünün oluşturduğu stresten kaynaklanmış olabilir. Çünkü çevresel stresin serbest radikal üretiminde artışa neden olduğu bilinmektedir 35,47. Kapsül grubunda ise MDA düzeyinin azalmasının nedenini bitkisel yağ karışımdaki etken maddelerden timol ve karvakrolün etkisine bağlayabiliriz. Timol ve karvakrol güçlü antioksidan özellik göstermektedirler 48. Nitekim Çiftçi ve ark. 28 soğuk stres koşulları altındaki bıldırcınlarda, karma yeme ilave edilen portakal kabuğu yağının kalp ve karaciğer dokusundaki MDA düzeyini azalttığını belirtmişlerdir. Enzim aktivitelerine bakıldığında (GSH, GSH-Px ve Katalaz) plazma, kalp ve karaciğer katalaz düzeyi ve karaciğer GSH ve GSH-Px bakımından en yüksek değerlerin kapsül grubunda olduğu tespit edilmiştir. Bu durum yine kullanılan bitkisel yağın antioksidan özelliği ile bağdaştırılabilir. Nitekim Choiem Hwang 49, sıçanlarda bitkisel yağ alımının antioksidan enzim aktivitesinde bir artışa ve MDA'da bir azalmaya neden olduğunu bildirmiştir.
Sonuç olarak; bu çalışmada kullanılan bitkisel yağ karışımının gürültünün neden olduğu stresin olumsuzluklarını azaltıcı yönde etki göstererek, yumurtacı bıldırcınlarda yumurta verimi, yemden yararlanma oranı, yumurta kalite özelliklerini ve kan parametrelerini pozitif yönde etkilediği belirlenmiştir. Ancak bitkisel yağın stabilitesinde kullanılan yöntemlerin birbiri ile kıyaslamasında, mikrokapsulasyon yönteminin etkinliği ile ilgili olarak ekstra çalışmalara ihtiyaç olduğu kanaatine varılmıştır.
Teşekkür
Bitkisel yağ karışımının tedarik edilmesindeki yardımlarından dolayı “Agromiks Yem Katkı Maddeleri Hayvancılık Gıda Limited Şirketi” Müdürü Sayın Fahris KILIÇ Bey’e teşekkür ederiz.